19. yüzyılda Aydınlanma’nın kozmopolit ve ilerlemeci tarih anlayışına karşıt biçimde gelişen Romantik düşünce, her milletin kendine özgü tarihi şartlarda ortaya çıkıp geliştiğini savunmuştur. Milletlerin benzersizliğini vurgulayan Romantizm, bu yüzyılda etkili olan milliyetçi akımlara gerekli heyecanı sağlamış, milli kimliklerin ve ulus-devletlerin inşası sürecinde itici bir güç olmuştur. Bir yandan modernleşmenin parçaladığı benlikleri bir milli aidiyet etrafında birbirine bağlamak, bir yandan da siyasi bir özne olarak ortaya çıkan “millet”in kökenlerini tespit etmek isteği iktidar sahiplerini, düşünürleri ve sanatçıları tarihe yöneltmiştir. Gelişen bu yeni tarih şuuru neticesinde köken mitlerinin yer aldığı destanlar derlenmiş, tarih boyunca gelişen kültürler araştırılmıştır. Elde edilen bilgiler edebiyat, müzik ve resim aracılığıyla da işlenmiş, toplumda milli şuurun uyanmasına çalışılmıştır. Avrupa’da başta Almanya, İngiltere ve Fransa’da gelişen bu tarihi romantizm, milliyetçi hareketlerin parçaladığı Osmanlı Devleti’nde de yankısını bulmuştur. Yüzyıl boyunca yaşanan savaşlar ve toprak kayıpları neticesinde Osmanlı aydını, tarihine yönelmek ve oradan günün meselelerine çareler bulmak istemiştir. Bu bakımdan Türk aydınlarının milli romantik bir tavırla tarihe yöneldikleri söylenebilir. Bu yönelişte kimi Osmanlı ve İslam asırlarını esas alırken kimi de Türklüğü İslam öncesi tarihinde keşfetmiştir. Türk aydını kendi kimliğini keşfederken edebiyat da zaman zaman toplumsal bir işlev yüklenmiştir. Bu çalışmada Yenileşme Devri Türk Şiirinde gelişen tarihi romantizmin izleri Tanzimat’tan Cumhuriyet dönemine kadar takip edilecektir.
Tarihi romantizm Yenileşme Devri Türk Şiiri Türk tarihi Türk kimliğinin keşfi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 8 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 17 Ocak 2020 |
Kabul Tarihi | 8 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 47 |