Avrupa’da Türkçenin öğretimi ana dili olarak öğretimi ve yabancı dil
olarak öğretimi olmak üzere iki disiplin olarak yapılmaktadır. Ana dili olarak
öğretimi 60’lı yıllarda Türklerin kitlesel olarak Avrupa’ya göçleri sonrasında
başlamaktadır. İkili anlaşmalarla göçmenlere bir hak olarak tanınan ana dili
öğretimi, Avrupa ülkelerinin vaatlerini tam olarak yerine getirilmemeleri ve
bu konuda olumsuz tutum takınmaları, öğretmen, ders materyali, fiziksel
donanımların yetersizliği veya niteliksizliği gibi nedenlerle istenilen düzeye
ulaşamamıştır. Fakat bu sorunların üstesinden gelmek için çabalar devam
etmektedir. Özellikle akademik çalışmaların her geçen gün artması, konuya
daha bilimsel olarak yaklaşılması ve ayrıca Türkçe öğretim programı ile ders
kitaplarının iyileştirilmesine yönelik çalışmaların hayata geçirilmesi
Türkçenin Avrupa’da ana dili olarak öğretiminin uluslararası standartlara
ulaştırılmasına katkı sağlayacaktır. Üzerinde durulan bir diğer disiplin ise
Türkçenin yabancı dil olarak öğretimidir. Son dönemlerde gelişen teknoloji
ve iletişim araçları ile birlikte, farklı coğrafyalarda yaşayan insanların
birbirleriyle iletişim kurmaları daha kolay hale gelmiştir. İnsanların farklı
toplumları ve kültürleri tanıma, anlama ve onları keşfetme arzuları farklı
dilleri öğrenme gereksinimini ortaya çıkarmıştır. Köklü bir geçmişe sahip
Türk kültürü ve medeniyeti ise en çok ilgi görenlerin başında gelmektedir.
Bunun sonucu olarak Türkçe öğrenmeye ilgi artmıştır. Ayrıca Türkiye’nin
turizm ve ticaret potansiyelinin artması, dünyanın farklı coğrafyalarında
olduğu gibi Avrupa’da da Türkçe öğrenmek isteyenlerin sayısını artırmıştır.
Türkçe, yabancı dil olarak Avrupa’da üniversitelerde bölüm olarak veya bazı
bölümlerde ders olarak, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı gibi
kuruluşların bünyesinde, Türkçe Öğretim Merkezlerinde, özel kurslarda, sivil
toplum örgütleri tarafından verilen kurslarda öğretilmektedir. Bu konuda da
hâlihazırda çeşitli sorunlar veya eksiklikler bulunmaktadır. Fakat bu
sorunların ve eksikliklerin üstesinden gelmek için gerek diplomatik gerek
bürokratik gerekse akademik iş birliği ve çalışmalar devam etmektedir. Bu
çalışmada Avrupa’da Türkçenin öğretimi hem ana dili olarak öğretimi hem
de yabancı dil olarak öğretimi ele alınmakta ve her iki alana yönelik
politikalar ve yaklaşımlar değerlendirilmekte, mevcut sorunlara çözümler
aranmakta ve çeşitli öneriler sunmak amaçlanmaktadır. Çalışmada öncelikle
Türkçe öğretiminin Avrupa’daki geçmişi ele alınmakta, daha sonra
Avrupa’daki dil öğretim politikaları incelenmektedir. Bir sonraki bölümde
Türkçenin Avrupa’da ana dili olarak öğretimi ele alınmakta ve mevcut
sorunlar ve eksiklikler ortaya konularak bunlara çözüm önerileri
sunulmaktadır. Son bölümde ise Türkçenin Avrupa’da yabancı dil olarak
öğretimi incelenmekte ve bir durum değerlendirmesi yapılmaktadır.
Yabancı Dil Olarak Türkçe Öğretimi Ana Dili Olarak Türkçe Öğretimi Avrupa'da Türkçe Öğretimi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 2 |
TÜRKAV Kamu Yönetimi Enstitüsü Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.