ABD’de kentlerin örgütlenmesinde ırk her zaman başat unsurlardan
biridir. Irk ayrımcılığı ve siyahların sosyo-mekânsal ayrışma süreci el ele
yürür. Siyah Amerikalılar resmî olarak kaldırılmış olsa bile köleliğin tüm
aşağılayıcı sınıfsal ve toplumsal durumlarına maruz kalmaya devam eder.
Geniş toplumun sosyo-kültürel dünyasından ve vatandaşlık haklarından
uzakta tutulurlar. 20. yüzyılda ABD’de iki büyük göç süreci siyahları kentli
toplum hâline getirmiştir. Ancak siyahların kentsel alanlara akışı beraberinde
beyaz tepkiyi harekete geçirir. Geçmişin ırkçı mirası üzerinde siyahların
kentsel görünürlüğünün artışı ve belli alanlarda yoğunlaşması hâkim beyaz
toplumda korku ve endişe kaynağına dönüşür. 1960’lar siyahların reform
talepleri ve hak mücadelelerinin yükselişine tanıklık eder. Sivil haklar
hareketi ve getto ayaklanmaları koşullarında ırklar arası gerilim artar. Söz
konusu dönemde yapılan reformlar, hazırlanan programlar ve eylem planları
etkili bir sonuç vermez. Aksine ırka dayalı etno-kültürel sınırlar belirginleşir,
sosyal mesafe artar ve renk bariyeri daha da güçlenir. Özellikle yoksul
kalabalık nüfusun bulunduğu yerlerde yaşayan siyahların dezavantajlı
konumu daha da perçinlenir. Buralarda yaşayan beyazlar ve orta sınıf
siyahların iç kent alanlarını terk edişi bozulma eğilimlerini daha artırır. Terk
edilen bu mahallelerde gittikçe homojenleşen bir nüfusun ortaya çıkışı ırksal
izolasyon ve ayrışmayı ileri noktalara taşır. 1970’lerden itibaren endüstri
sonrası kentin dönüşümü, Keynesyen-Fordist çağın kapanışı ve neoliberalizmin hâkimiyeti süreçleri siyah gettonun çözülüşünü hızlandırır. Yeni
ekonomik değişim dalgası ve azalan iş fırsatları fiziksel köhneleşme,
nüfussuzlaşma, işsizlik ve yoksulluk eğilimlerini güçlendirir. Kentsel
marjinalliğin değişen formları içinde sokak ekonomisi, yeraltı ekonomisi,
güvencesiz işler vb. artışı asayiş sorunları ile gettoları yaftalanmış yerler
hâline getirir. Beyaz kentlerin tecrit edilmiş muhitlerinde yaşayan AfroAmerikan kent paryalarının kümelenmesi ileri marjinalliğin yeni bir formunu
sunar. Ortaya çıkan yeni getto gerçekliğinin eski yaklaşımlarla
çözümlenemeyeceğini ileri süren Wacquant hipergetto kavramıyla
alanyazına önemli katkı yapar. Wacquant özgün saha araştırmaları ışığında
mekânsal dışlama ve ayrımcılığın en şiddetlisi, aynı zamanda ırksal
ayrımcılık ve kamusal kayıtsızlığın sonucu olarak hipergetto kavramını
geliştirir. Bu çalışmada ABD’deki sosyo-mekânsal ayrışma sürecine yer
verilerek günümüzdeki boyutları Wacquant’ın hipergetto açıklamaları
merkeze alınarak tartışılmaya çalışılacaktır.
Getto Hipergetto Kentsel Ayrışma Kentsel Marjinallik Wacquant
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 2 |
TÜRKAV Kamu Yönetimi Enstitüsü Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.