İslamiyet’le beraber Türk kültür tarihinde yerini alan ramazan ayları birlik, beraberlik ve kardeşliğin yoğun duygularla yaşatılması ve pekiştirilmesinde geçmişten bu güne gelen süreç içerisinde önemli bir konumda bulunmuştur. İslamiyet’in kabulüyle yeni bir kültür hayatıyla karşılaşan kadim milletimiz, İslâmi esasları Türk gelenekleriyle birleştirerek zengin bir kültürel birikim oluşturmuşlardır. Türk milleti, ramazan aylarını sadece oruç tutmak ve ibadet olarak algılamamış ramazan aylarına ayrı bir önem ve hassasiyet göstererek bu aya özel birtakım hazırlıklar yapmıştır. Böylelikle milletimiz ramazan dönemlerini kendisine has uygulamalarla hem dini hem de kültürel açıdan zenginleştirerek en verimli şekilde geçirmek istemiştir. Tüm bu çabalar sonucunda gelenek, inanç ve toplumsal birikimleriyle “Türk Ramazan Medeniyeti” oluşturulmuştur.
Bu çalışmada, kültür ve geleneklerin günümüz dünyasındaki konumuna değinilerek Osmanlı’nın son yüzyıllarında yaşayan ancak günümüze ulaşamayan veyahut değişim ve dönüşüm süreçleriyle özünden tavizler vererek yaşatılan ramazan gelenekleri tespit edilecek ve genel çerçevede geleneklerin unutulma sebepleri, günümüzde nasıl yaşatılabileceği ve geleceğe ne şekilde aktarılacağı üzerinde öneriler sunulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel çalışmalar |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 16 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2020/I Sayı: 6 |