İnsanlık tarihinde doğaüstü varlıkları ve özelde de şeytanı konu alan en eski edebi eserler, mitolojiler ve kutsal dini metinlerdir. Şeytan kavramı öncelikle ilkel mitlerde, kronolojik süreç beraberinde de Hristiyanlık, Yahudilik ve İslam’da ‘kötülük’ kavramıyla ele alınır. Bu çalışmanın özünü oluşturan kavram da kutsal kitaplarda Şeytan’ın dengi olan; Altay Yaradılış mitinde ‘Erlik Han’ olarak betimlenen ve kötülüğe kaynaklık eden varlık üzerinde temellendirilmiştir. Başlangıçta dualizm ile kendini açığa çıkarmış olan Erlik, onun iyi yanını tamamlayan Bay Ülgen ile yaradılışı başlatan diğer tanrı görevini üstlenmiştir. Altay yaradılış mitleri versiyonlarınca bu iki tanrının ‘iyicil’ ve ‘kötücül’ kutuplardaki yaratıcı özellikleri kozmik yaradılış döngüsü içerisinde kendisini göstermiştir. Tanrıların ortaya çıkış aşamaları ve yaratmanın yöntemine dair sunulan bilgiler ışığında iki tanrının yaratıcı güç olarak fonksiyonu ve sonrasında mitin yaşadığı topraklardaki insan yaşayışları üzerinde etkilerine değinilecektir. Erlik Han’ın yaradılış basamağında ve sonrasında sergilediği davranış ve tutumlar onun ego merkezli yapısına dair bulgular sunmaktadır. Erlik’in ego merkezli davranışları, kozmogonik döngünün kozmik döngüye doğum vereceği sırada kendini göstermiş ve insanların kendiyle beraber ‘düşüş’üne yol açmıştır. Kozmogonik devirde erginlenme basamağını ego merkezli tutumuyla tamamlayan Erlik’in bu çalışmada, Altay yaratılış mitindeki kötücü fonksiyonunun karşısına; yapıcı, yaratıcı ve iyiliği temsil eden Ülgen Han’ın protogonist tutumu koyulmuştur. Çalışma ‘iyiden’ hareketle ‘kötücül’ fonksiyonun Tanrı’nın öz benliğinde tamamlayıcı öğe olarak anlatılması konusun altını ego ve dualizm kapsamında çizecektir. Bu değerlendirmede çok tanrılı dinlerin mit örneklerinden karşılaştırmalı bir biçimde yola çıkarak, tek tanrılı dinlerde görülen kötücü varlıkları örneklendirecek ve bu bağlamda Altay Yaradılış Destanı’nda yaratıcı kötü Tanrı olarak görülen Erlik’in ‘dualizm’ ilkesiyle bağlantı kurulmaya çalışılacaktır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 7 Sayı: 39 |