Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından bağımsızlığını ilan eden diğer cumhuriyetler gibi Kazakistan da siyasi, ekonomik ve sosyokültürel alanda yeniden yapılanma sürecine girmiştir. Bu süreçte Kazakistan, Avrasya bölgesinde ortaya çıkan kriz ve sorunların yanında demografik ve jeopolitik sorunlarla da karşı karşıya kalmıştır. Kazakistan bu riskleri ve sorunları aşmak için güvenlik ve istikrarı önceleyen bir siyasi yaklaşım benimsemiştir. Hem ülke içinde hem de bölgesel olarak güvenlik ve istikrarı sağlamaya çalışan Kazakistan, bu süreçte uluslararası iş birliklerinin etkin ve görünür bir aktörü olmuştur. Bu makalede, Kazakistan’ın ülke içinde ve bölgesel olarak güvenlik algılamaları ve istikrar arayışı ve bu süreçte etkin rol oynadığı uluslararası işbirlikleri değerlendirilmiştir
Like other post-Soviet republics, Kazakhstan also entered into a restructuring process in the political, economic and socio-cultural areas. In this process, Kazakhstan faced demographic and geopolitical problems as well as the crises and problems that emerged in the Eurasia.Kazakhstan has adopted a political approach that prioritizes security and stability in order to overcome these risks and problems. Kazakhstan that trying to ensure security and stability both within the home and regionally, has become an active and visible actor in international cooperation in this process. In this article, Kazakhstan’s domestic and regional security perceptions and international cooperations in which Kazakhstan played an active role in this process were evaluated
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 12 Sayı: 59 |