Amaç: Alın flebi, aksiyel bir flep olmasına rağmen diğer aksiyel fleplerin aksine ada flebi şeklinde kullanımları popüler değildir. Bu çalışmanın amacı subdermal pediküllü alın fleplerinin uygulandığı hastaları sunmaktır. Hastalar ve Yöntem: Subdermal pediküllü alın flebi yaşları 45 ile 65 arasında olan 7 hastaya uygulandı. Tüm hastalar deri kanseri tanısıyla opere edildiler. Lezyonların dört tanesi burunda iki tanesi ise medial kantal bölgede idi. Bir hastada ise lezyon hem nasal dorsumda hem de medial kantal bölgede bulunmaktaydı. Tüm hastalarda alın flebi subdermal pediküllü olarak kullanıldı. Hastalarda flep bölünmesinin uygulandığı ikinci seans birinci seanstan 3 hafta sonra yapıldı. Bulgular: Hastalarda flep kaybı gözlenmedi ve lezyonların histopatolojik incelemesinde tüm lezyonların bazal hücreli kanser olduğu tespit edildi. Hastaların 5’inde flep donör alanında 3 ay içerisinde azalan ya da tamamen düzelen depresyon not edildi. Sonuç: Alın flebinin subdermal pediküllü ada flebi şeklinde kullanımı flep canlılığını etkilemediği gibi donör alanda daha az skar oluşmasını sağlamaktadır.
Objective: Although the forehead flap is an axial flap, in contrary to the other axial flaps, its use as an island flap is not popular. The aim of this study is to present the patients in whom the forehead flaps with subdermal pedicle were used. Methods: The forehead flap with subdermal pedicle was used for 7 patients aged between 45 and 65 years. All patients were operated with the diagnosis of skin cancer. Four and two of the lesions were in the nasal and medial canthal regions, respectively. The lesion was involved nasal dorsum and medial chantal region together in one patient. The forehead flap was used with subdermal pedicle in all patients. The second session in which the flap was divided was performed 3 weeks after the first session. Results: Flap loss was not observed in any patients and basal cell skin cancer was diagnosed in the histopathological examination of all lesions. In five patients, within 3 months, reduced or completely dissolved depression was noted in the donor area of the flaps. Conclusion: The use of forehead flap as an island flap does not affect flap vascularity and provide less scar formation in the donor area.
Diğer ID | JA59GH84UE |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 20 Sayı: 3 |