Giriş: Serbest doku transferinin başarı oranı yüksek olsa da halen kayıplar yaşanmaktadır. Bu çalışmada serbest flep kaybından sonra VAC (Vacuum Assisted Closure - Vakum Yardımlı Kapama) tedavisi ile ilgili çok merkezli bir çalışma sunulmaktadır. Yöntem: Üç farklı plastik cerrahi kliniğinde 27 hastada total veya parsiyel serbest flep kayıplarından sonra ortaya çıkan doku defektlerine, deri grefti konabilecek derecede granülasyon dokusu oluşana kadar, yara lokal/rejyonel bir fleple kapatılacak ölçüde kontrakte olana kadar veya ikinci bir serbest flep için uygun şartlar hazırlanana kadar VAC tedavisi uygulandı. Bulgular: Ortalama VAC seansı sayısı 6,1’idi. Defektlerin 17’si deri greftleriyle başarılı bir şekilde kapatılırken ikisine lokal/rejyonel flep, biri içinse ikinci serbest flep kullanıldı. VAC ile rekonstrüksiyonun başarı oranı travma sonrası ortaya çıkan defektlerde postonkolojik ve kronik yaralara oranla daha yüksekti. Sonuç: Serbest flep kaybı, hasta ve cerrahın moral ve motivasyonunun düşmesine, hastanede yatış süresinin uzamasına ve maliyetin artmasına sebep olur. Bu gibi durumlarda VAC, biraz daha zaman alıcı bir yöntem olsa da ikinci bir serbest doku aktarımına duyulan ihtiyacı ortadan kaldırabilir. İkinci bir serbest flebin kaçınılmaz olduğu olgularda bile VAC tedavisi, cerrahı, hastayı ve yarayı ikinci serbest flebe hazırlamak için iyi bir pansuman alternatifi olabilir.
Background: Free tissue transfer is generally associated with high success rates, but failures do occur. Reported here is a multi-center experience on use of VAC (vacuum assisted closure) therapy after free flap failure. Methods: Twenty-seven patients with total or partial failure of free flaps were treated with VAC therapy in three plastic surgery units until obtaining a granulation tissue that would take a skin graft, contraction of the defect enabling reconstruction with a local/regional flap or preparation of the optimal conditions for another free flap. Results: The mean number of VAC sessions was 6.1. Seventeen of the defects were successfully reconstructed with skin grafts, two with local/regional flaps and one with another free flap. The rate of successful reconstruction with VAC was higher for the defects caused by trauma compared to postoncological and chronic wounds. Conclusion: Failure of a free flap decreases the motivation of both the patient and the surgical team, elongates the hospitalization period and increases the cost of the treatment. VAC therapy, although a long-lasting treatment modality, may eliminate the need for a second free flap. Even if the second free flap is inevitable, VAC is a unique alternative as a safer bridge for the succeeding free tissue transfer.
Diğer ID | JA59SB53MK |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 17 Sayı: 3 |