Sakral doku defektlerinin tedavisinde muskulokütan ve fasyokutan özellikte çeşitli flepler kullanılmıştır. Bu çalışmada, son zamanlarda popülaritesi artan perforatör fleplerden biri olan süperior gluteal arter perforatör (SGAP) flebin bu bölgenin rekonstrüksiyonunda kullanımı tartışılmıştır. 2002-2004 yılları arasında sakral doku defekti nedeniyle başvuran 8 hasta bu teknik kullanılarak ameliyat edildi. Sakral defektlerin boyutları 12x9 ile 30x42 cm arasında değişmekteydi. Bir hastada bilateral flep gerekmesi nedeniyle toplam 9 flep kullanıldı. Yedi flepte tam sağ kalım elde edilirken, 2 flepte total nekroz görüldü. 1 hastada gelişen postoperatif hematom dışında erken ve geç komplikasyon görülmedi. Ortalama hastanede kalış süresi 7 gündü. 11 ay süreyle takip edilen hastalarda nüks görülmedi. Bu teknikte, gluteal kasın korunması nedeniyle erken ve geç komplikasyonlar daha az görülmekte ve yürüyebilen hastalarda erken mobilizasyon sağlanırken geç dönemde kuvvet kaybı görülmemektedir. Tek bir perforatör damar üzerinde kaldırılan ve kas-deri flepleriyle aynı miktarda dolaşıma sahip olan SGAP flep, sakral doku defektlerinin tedavisinde güvenle kullanılabilecek bir alternatiftir.
Süperior gluteal arter perforatör flep perforatör flep sakral doku defekti
Sakral doku defektlerinin tedavisinde muskulokütan ve fasyokutan özellikte çeşitli flepler kullanılmıştır. Bu çalışmada, son zamanlarda popülaritesi artan perforatör fleplerden biri olan süperior gluteal arter perforatör (SGAP) flebin bu bölgenin rekonstrüksiyonunda kullanımı tartışılmıştır. 2002-2004 yılları arasında sakral doku defekti nedeniyle başvuran 8 hasta bu teknik kullanılarak ameliyat edildi. Sakral defektlerin boyutları 12x9 ile 30x42 cm arasında değişmekteydi. Bir hastada bilateral flep gerekmesi nedeniyle toplam 9 flep kullanıldı. Yedi flepte tam sağ kalım elde edilirken, 2 flepte total nekroz görüldü. 1 hastada gelişen postoperatif hematom dışında erken ve geç komplikasyon görülmedi. Ortalama hastanede kalış süresi 7 gündü. 11 ay süreyle takip edilen hastalarda nüks görülmedi. Bu teknikte, gluteal kasın korunması nedeniyle erken ve geç komplikasyonlar daha az görülmekte ve yürüyebilen hastalarda erken mobilizasyon sağlanırken geç dönemde kuvvet kaybı görülmemektedir. Tek bir perforatör damar üzerinde kaldırılan ve kas-deri flepleriyle aynı miktarda dolaşıma sahip olan SGAP flep, sakral doku defektlerinin tedavisinde güvenle kullanılabilecek bir alternatiftir.
Superior gluteal artery perforator flap perforatorflap sacral tissue defect
Diğer ID | JA62HK45BU |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2005 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2005 Cilt: 13 Sayı: 2 |