Yanığa bağlı sepsiste yüksek mortalite ve morbidite oranları yanında, yüksek tedavi giderleri gibi ekonomik ve hastanede kalma sürelerinde uzama ve işgücü kaybı gibi sosyal sorunlar da söz konusudur. Medikal tedavide temel ilaçlar antibiyotiklerdir ancak antibiyotiklerin mono ve kombine kullanımı her zaman yeterli olmayabilir. Yetersiz tedavi mortalite ve morbidite riskleri yanında, maliyeti artırmakta ve hastanede kalma sürelerini uzatmaktadır. Mevcut medikal tedavi şekillerine yeni tedavi ajanlarının eklenmesi gerekebilmektedir. Bu amaçla yanığa bağlı sepsis tablosundaki yirmi üç hastaya Granülosit Koloni Stimüle Edici Faktör (G-CSF) verildi. Hastaların ortalama toplam vücut yanık yüzey alanları, ortalama hastanede kalma süreleri değerlendirildi. Kontrol grubu olarak 1996 yılında yanığa bağlı sepsis nedeniyle tedavi gören yetmiş hasta seçildi. Bu grubun ortalama toplam vücut yanık yüzey alanları ve ortalama hastnede kalma süreleri retrospektif olarak gözden geçirildi. Sağkalım oranları tedavi grubunda 20/23 (%87), kontrol grubunda 44/70 (%60) olarak bulundu. İstatistiksel karşılaştırmada, kontrol ve tedavi gruplarındaki yaşayan hastaların hastanede kalma süreleri açısından anlamlı fark saptanırken (p 0.05), yaşamayanlarda anlamlı fark saptanmadı (p>0.005). Sonuçta, yanığa bağlı sepsis tedavisinde G-CSF uygulanmasının sağkalımı oranını arttırdığı ve hastanede kalma süresini kısalttığı kanısına vardık.
Diğer ID | JA63FU67AP |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 1998 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1998 Cilt: 6 Sayı: 3 |