Giriş: El ve önkolda yüksek enerjili travmalar sonucu ortaya çıkan kompleks yumuşak doku defektlerinin rekonstrüksiyonunda pediküllü uzak flepler hala önemli bir role sahiptir. Bu çalışmada el ve önkoldaki kompleks yumuşak doku defektlerinin rekonstrüksiyonunda paraumbilikal perforatör tabanlı pediküllü abdominal flep uygulamalarının sunumu amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Toplam 23 hastada (21 erkek, 2 kadın) el ve önkoldaki kompleks yumuşak doku defektlerinin rekonstrüksiyonu için paraumbilikal perforatör tabanlı pediküllü abdominal flep uygulandı. Hastaların yaşları 12 ile 54 arasındaydı (ortalama 36,2). Flebin boyutu, şekli ve yönelimi her defekt için ayrı bir şekilde planlandı. Birinci operasyondan ortalama 17,7 gün sonra flep pedikülü ayrıldı. Donör alanlar tüm hastalarda primer olarak onarıldı. Olgular ortalama 8 ay süre ile takip edildi. Bulgular: Postoperatif dönemde herhangi bir komplikasyon olmaksızın tüm flepler total olarak yaşadı. Flep boyutları 4x6 cm ile 14x34 cm arasında değişmekte idi. Sonuçlar fonksiyonel ve estetik olarak tatmin edici bulundu. Sonuçlar: Paraumbilikal perforatör tabanlı pediküllü abdominal flep, el ve önkoldaki kompleks yumuşak doku defetklerinin rekonstrüksiyonunda iyi bir seçenektir. Uygulaması kolay, özel ekipman gerektirmeyen, sonuçları güvenilir ve donör alan morbiditesi az olan bir yöntem olarak rekonstrüktif cerrahinin uygulama alanında akılda bulundurulmalıdır.
El defekti önkol defekti paraumbilikal perforatör abdominal flep
Introduction: The use of pedicled distant flaps still remains significant importance on the reconstruction of the complex soft-tissue defects of the upper extremity. In this article we present paraumbilical perforator based pedicled abdominal flap on the reconstruction of complex soft tissue defects of the hand and forearm. Material and Methods: Paraumbilical perforator based pedicled abdominal flaps were used on 23 patients (21 men, 2 women) for the reconstruction of complex soft-tissue defects of the upper extremity. Patients age range between 12 and 54 (mean age was 36.2). Flaps size, dimension and orientation were arranged individually for each defect. Flap pedicle was detached at an average of 17.7 days after the first operation. Donor areas were primarily repaired on all patients. The follow-up period was 8 months on average. Results: All flaps survived completely without having any complication on the postoperative period. Flap dimensions ranged from 4×6 cm to 14×34 cm. The results were found to be functionally and aesthetically satisfactory. Conclusion: Paraumbilical perforator based pedicled abdominal flap technique is a good choice for the reconstruction of complex soft tissue defects on the hand and forearm. This method should be considered in the field of reconstructive surgical application due to its ease of application, lack of requirements for specialized equipment, reliable results, and low donor area morbidity.
Hand defect forearm defect paraumblical perforator abdominal flap
Diğer ID | JA59JB95RR |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 20 Sayı: 1 |