1980 sonrası gelişmekte olan ülkelerde başlayan dışa açılım süreci, finansal deregülasyon süreci ile birlikte hızlı ve yüksek miktarda para girişi ve çıkışına neden olmuştur. Meksika ve Şili’de meydana gelen krizlerin ardından Türkiye’de 1994 ve 1997’de Asya krizi meydana gelmiş ve Türkiye 2001 krizinden sonra kritik bir ekonomik dönüşüm geçirmiştir. Serbest döviz kuru sistemine geçişe ek olarak Merkez Bankası’nın da bağımsızlığı ile birlikte Türkiye ekonomisinde yeni bir dönem başlamıştır denilebilir. Tüm bu krizler, açıklanabilmesi ve öngörülebilirliğinin sorgulanması adına teoride tartışmaları beraberinde getirmiştir. Kriz öncü göstergelerinde ilk çalışmalar iktisadi göstergelerin belirli eşik değerleri aşmasına odaklanırken ekonometrik çalışmalar ise öncü göstergelerin etkisini ölçmede günümüzde de kullanılan yöntemlerden biri olmuştur. Çalışma, Türkiye’de veri frekansı ve çeşitliliği artan iktisadi ve finansal göstergeleri de içerecek şekilde kriz öncü göstergelerini irdelemeyi amaçlamaktadır. 2011 – 2023 dönemi aylık verilerle 156 aylık veri ile FBE (finansal baskı endeksi) bağımlı değişken olmak üzere, enflasyon, sanayi üretimi, bankacılık sektörü sermaye yeterlilik oranı, bankacılık sektörü öz sermaye karlılığı, M3 para arzı, ödemeler dengesi, reel kesim güven endeksi, BİST100 endeksi, ABD 10 yıllık tahvil faizi, Brent petrol, uluslararası rezervler, TCMB fonlama miktarı ve TCMB fonlama faizi bağımsız değişken olmak üzere EKK (en küçük kareler) yöntemi ile öncü göstergelerin istatistik olarak anlamlılığını test etmeyi ve politika önermesi sunmayı amaçlamaktadır.
The foreign opening process of 1980s and financial deregulation caused high levels of capital inflow and outflow and eventually crises. After the crises in Mexico and Chile, in 1994 Turkey and in 1997 Asia crises occurred. Consequently, Turkey’s economic structure has transformed after the crisis 2001. It can be said that new era has begun in the Turkish economy with the independence of the Central Bank of the Republic of Turkey and the transition to free-floating exchange rate system. All these crises have brought about theoretical discussions in order to explain new crises and question their predictability. While the first models focused on whether crisis indicators exceed a certain threshold level, econometric studies have become one of the methods used today to measure the impact of leading indicators. This study aims to examine the leading indicators that include economic and financial indicators with improved data frequency and diversity in Turkey. The period of 2011-2023 with monthly data, 156 month of data, EMP (Exchange Market Pressure Index) as the dependent variable, this study aims to test the statistical significance of inflation, industrial production, banking sector capital adequacy ratio, banking sector ROE (return on equity), M3 money supply, balance of payment, reel sector confidence index, BIST100 index, US 10-year bond yield, Brent prices, international reserves, CBRT funding amount and CBRT funding rate as independent variables.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonomik Modeller ve Öngörü, Zaman Serileri Analizi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 17 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 11 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 2 Sayı: 2 |