Stres “endişe, gerginlik, çatışma, duygusal çöküntü, ağır dış şartlar, benlik tehdidi, engellenme,
güvenliğin tehdidi, uyarılma” yerine kullanılır. Çalışanlardaki stres ve tükenmenin genel sağ-
lık sorunlarına neden olduğu bildirilmektedir. Tüm sağlık çalışanları gibi hemşirelerde de depresyon
ve anksiyete gelişme riskinin yüksek olduğu bilinmektedir. Her iş ortamındaki stres kaynaklarının
birbirinden farklı olduğu; iş yerinde maruz kalınan yoğun ve uzun süreli stresin çalışanlarda çok çe-
şitli ruhsal ve fiziksel değişikliklere neden olduğu saptanmıştır. Hemşirelerin yaşam kaliteleri, bireysel
özellikleri kadar iş ortamında maruz kaldıkları stresten de etkilenebilmektedir. Bu makalede
yoğun bakımda hasta, hasta yakınları ve çalışanlar üzerinde stresin etkisi tartışılmıştır.
Stress, "anxiety, tension, conflict, emotional breakdown, heavy external conditions,
ego threat, detention, security threat, evoked" is used instead. Employee stress and burnout commonly
lead to myriad health-related problems that result in significant organizational consequences.
Nurses as well as other health care professionals are at higher risk for depression and anxiety.
The source of distress may vary according to practice area and, severe and prolonged distress culminates
serious physiological and psychological disturbances. The quality of life of nurses may be
affected by work place stress as well as their individual characteristics. This article discusses various
issues related to the impact of stress on patients, families of patients and nurses in intensive care
unit.
Diğer ID | JA37KE82AC |
---|---|
Bölüm | Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Cilt: 15 Sayı: 1 |
Bu derginin içeriği Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı kapsamında lisanslanmıştır.