Balkan
Wars had traumatic effects on the society during the period of dissolution of
the Ottoman Empire. Nationalism had been on the rise for a long time. It grew
into source of motivation for gaining independence among Balkanite states.
Before the inversion of independence desire into physical conflict, each of the
those states had tried to create a unique identity. Against this identity there
is “Ottoman” and “Turkish” as an “other”. Tensed approaches between those two
counterpowers had an extensive coverage in Ottoman and Turkish literature
especially under the nationalism discourses. Both of the opposite poles
questioned the legitimacy and justice of the “other”. One of the outstanding
efforts is the stories by Ömer Seyfettin about the period. Sometimes, author
holds up the efforts for independence by Balkanite states as an example to
Turkish society and other times tres to prove incorrectness of these movements
on the level of fiction. For this reason Balkanite identity in these stories
has bears of the characteristics of the “other”. While Ömer Seyfettin
legitimizes Turkish identity and Turkish nationalism he naturally delegitimizes
“other” and opposite nationalism movements. Analyzing the methods of
delegitimization is important in terms of revealing mind map of him and
nationalist thought. In this paper, by looking at this presupposition, counter
values in short stories will be studied. For this, one of the important
scholars of ideology theory, Teun van Dijk’s discourse modes will be used that
allows discourse analysis. According to this each ideology stresses weakness of
the “other” in order to strengthe its own values and statement. “Values”, “way
of living” and “opinions” of the counter one of the “other” delegitimized. In
that way good sides of “us” become more distinct. For this reason apart from
other discourse chances legitimization modes of nationalist stories are often
get attention in the short stories of Ömer Seyfettin. Evaluation of his general
identity discourse in this way will enable us to see the point of view and
conception between these two poles and also the map of the relations until
today on the literary field will be clarified.
Turkish literature Balkanite identity Ömer Seyfettin nationalism discourse analysis
Osmanlı
Devleti’nin yıkılışına denk düşen Balkan Savaşları o günkü toplumda travmatik
etkiler yapar. Uzun süredir yükselen milliyetçilik, Balkan devletleri arasında
etkinleşerek bağımsızlaşma mücadelelerinin motivasyon kaynağı hâline gelir.
Bağımsızlık isteğinin fiziksel çatışmaya evrilmesinden önce ise söz konusu
milletlerin her birinin ayrı “kimlik” oluşturma çabaları vardır. Bu kimliğin
karşısında, “öteki” sıfatıyla Osmanlı ve Türk yer alır. İki karşıt güç arasında
gerginleşen yaklaşımlar hem Türk hem de Balkan edebiyatlarında, özellikle de
milliyetçilik söylemleri altında geniş yer kaplar. Her iki kutup da diğerinin
davasının haklılığını ve meşruiyetini sorgular. Türk edebiyatında bu çabalardan
en göze çarpanı, Ömer Seyfettin’in dönemi konu alan hikâyeleridir. Yazar, kimi
zaman hikâyelerinde Balkan milletlerinin kimlik oluşturma mücadelelerini Türk
milliyetçilerine örnek gösterir kimi zaman ise yanlışlığını kurgu zemininde
ispatlama gayretine girer. Bu nedenle yazarın hikâyelerinde Balkanlı kimliği
‘öteki’nin tüm vasıflarını taşır. Ömer Seyfettin Türk kimliğini ve
milliyetçiliğini meşrulaştırırken doğal olarak da ‘öteki’ni ve karşıt
milliyetçilikleri gayrimeşru hâle getirmektedir. Gayrimeşrulaştırma
yöntemlerinin incelenmesi onun ve milliyetçi düşüncenin zihin haritasını ortaya
koymak açısından önemlidir. Makalede bu ön kabulden yola çıkılmış, hikâyelerde
karşıt değerler incelenmiştir. Öncelikle, ideoloji kuramının önemli
araştırmacılarından Teun van Dijk’in, söylem analizine imkân veren, söylem
kiplerinin birkaçından yararlanılmıştır. Van Dijk’e göre her ideoloji kendi
değerlerini ve söylemini güçlendirmek amacıyla karşıtın zaafiyetini vurgulama
yoluna gider. Karşıt ya da ötekinin ‘değerleri’, ‘yaşam biçimi’ ve ‘görüşleri’ gayrimeşrulaştırılır.
Böylelikle ‘biz’in, kendi değerlerinin iyi yönleri daha da belirginleşir. Ömer
Seyfettin’in hikâyelerinde milliyetçi ideolojinin diğer söylem olanaklarının
yanında meşrulaştırma kipine de sıklıkla rastlanır. Onun genel kimlik söylemini
değerlendirmek, her iki kutup arasındaki bakış açısını, algılayış biçimini
görmeyi sağlayacak, ilişkilerin dünden bugüne yol haritasında bir noktayı edebî
sahada aydınlatacaktır.
Türk edebiyatı Balkan kimliği Ömer Seyfettin milliyetçilik söylem analizi
Konular | Sanat ve Edebiyat |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 18 |