Fiili taksim, paylı mülkiyete tabi bir taşınmazın, paydaşlar tarafından kendi aralarında özel olarak taksim edilmesi, paydaşların taksim edilen kısımları kullanması ve bu fiili durumu benimsemesi hâlidir. Yargıtay içtihatları uyarınca taşınmazda fiili taksim söz konusu ise, taksim edilen paylardan birinin paydaşlar dışında birisine satışı hâlinde, fiili taksime rıza gösteren mevcut paydaşlar yasal önalım hakkını kullanamazlar. Yargıtay içtihatlarıyla ortaya çıkan bu durum, yasal önalım hakkının kullanılmasına engel teşkil etmektedir. Bu çalışmada, fiili taksim hâlinin yasal önalım hakkının kullanımına etkisi irdelenecektir.
The de facto division is the case where an immovable property subject to joint ownership is actually divided in proportion to joint owners' shares, used and adopted this de facto divided property by them. In accordance with the case-law of the Court of Cassation, if the immovable property divided de facto, in case of selling a divided part to someone other than the joint owners, the joint owner who consents "de facto division" has no right to exercise the legal pre-emption right. This situation constitutes an obstacle to the exercise of the legal pre-emption right. In this study, the effect of the de facto division situation arising from the case-law of the Court of Cassation on the exercising of the legal pre-emption right will be examined.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ekim 2021 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ocak 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 18 Sayı: 2 |