In this study, it
is aimed to evaluate teachers' opinions on school principals’ classroom
supervision task in schools. The study group of this research in which
phenomenological model among qualitative research methods was used consists of
8 teachers working in Tepebaşı district in Eskişehir and chosen by means of
convenient sampling among purposeful sampling methods. The data obtained using
semi-structured interview technique were analyzed using descriptive and content
analysis techniques. The results indicate that teachers used metaphors such as
"waste, dinosaur, torture, divine comedy, yield meter, Tüvtürk periodical
vehicle examination, tea spoon in the glass of someone who does not use any
sugar, and detective". Most of the teachers stated that the school
principal's role in the course supervision process should be guiding. It was
found that none of the teachers thought that school principals could
effectively perform their supervisory roles. The results also show that
teachers appreciated the application in terms of its effectiveness since it
motivated teachers to be prepared for the lessons, to be planned, programmed,
to transfer their experience, and to take responsibilities. On the other hand,
it was mostly criticized for the unnecessary paperwork, favoritism and
discrimination, stress, and reaching wrong judgments due to lack of time. In
addition, the majority of the teachers stated that the course supervision
should be done by the teachers of the field at issue. In the study, it was
concluded that the teachers who do not evaluate the classroom supervision
process performed by school administrators as professional do not consider the
supervision process as necessary. In general, the study suggests that the
supervision should be done by individuals who have a modern understanding of
supervision and who are experts in guidance and counseling.
Bu çalışmada,
okul müdürlerinin okullardaki ders denetim görevine ilişkin öğretmen
görüşlerini değerlendirmek amaçlanmıştır. Nitel araştırma yöntemlerinden olgu
bilim (fenomenoloji) deseninin kullanıldığı bu araştırmanın çalışma grubunu,
amaçlı örnekleme yöntemlerinden kolay ulaşılabilir örnekleme yöntemi ile
belirlenen Eskişehir ili Tepebaşı ilçesinde görev yapan 8 öğretmen
oluşturmaktadır. Yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılarak elde edilen
veriler, betimsel analiz ve içerik analizi tekniği kullanılarak analiz
edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, öğretmenlerin ders denetimine ilişkin
olarak " fuzuli, dinozor, işkence, ilahi komedya, verim ölçer, Tüvtürk
araç muayenesi, şeker kullanmayan birinin bardağındaki çay kaşığı,
dedektiflik" gibi metaforlar kullandıkları görülmüştür. Öğretmenlerin
çoğu, ders denetim sürecinde okul müdürünün rolünün rehberlik etme yönünde
olması gerektiğini belirtmişlerdir. Tüm öğretmenlerin okul müdürlerinin denetim
rollerini etkili bir şekilde sergileyemediklerini düşündükleri tespit
edilmiştir. Ders denetimlerinin derse hazırlıklı gelme-planlı, programlı olma,
tecrübe aktarımı, sorumluluk kazanma açısından kendilerine katkısının olduğu
belirlenmiş, gereksiz evraklar, kayırma ve ayrımcılık, stres, zaman
yetersizliğinden kaynaklı yanlış yargılara ulaşma gibi olumsuz etkiler de
yarattığı öğretmenler tarafından ifade edilmiştir. Ayrıca öğretmenlerin
çoğunluğu ders denetimlerinin zümre öğretmenleri tarafından yapılması
gerektiğini belirtmişlerdir. Araştırmada okul yöneticilerince gerçekleştirilen
sınıf içi denetim sürecini profesyonel olarak değerlendirmeyen öğretmenler
denetimi bu haliyle gerekli görmedikleri sonucuna ulaşılmıştır. Öğretmenleri
sınıf içerisinde denetleyecek kişilerin çağdaş denetim anlayışına sahip,
rehberlik ve danışmanlık konularında uzman kişilerin olması bu araştırmanın
genel önerisidir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Ekim 2019 |
Gönderilme Tarihi | 26 Eylül 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 10 Sayı: 4 |