From prehistoric times to the present day, dwelling has been among the
basic vital needs of human beings. In the process of communal development, the
change in the perspective of dwelling concept has caused differences in
architectural production and houses was developed which could meet the new
living conditions. The traditional dwelling architecture which is the marker of
the urban identity, is shaped in parallel with the social structure, cultural
values, social tendencies, belief systems and historical accumulation, becomes
a dynamic phenomenon with its communal, social, cultural and historical
dimensions. The traditional houses produced in different geographies and
different societies undertake an important mission in terms of being the
product of the common cultural heritage of the society, forming the historical
memory and reflecting the philosophy of lifestyle. The traditional Turkish
House and Japanese House, which is shaped by the ideological attitudes,
cultural dynamics, social tendencies, belief systems, economic structure, technological
level and the experience of the society, has been in existence for hundreds of
years. In this study, the similarities and differences between the
architectural design approaches applied in traditional dwelling architectures,
which are produced in two different communities, were examined comparatively
and it was aimed to reveal the original value and importance of the two
dwelling traditions. Two traditional dwelling architecture have been evaluated
by analyzing the historical, social, cultural and ideological backgrounds of
design principles and structural features applied in their formation. The
geographical conditions and climatic features with the physical and functional
formations, structural and spatial features and aesthetic richness that influenced
the formation of the traditional Turkish House and the Japanese House were
revealed in the context of the traditional life, values judgments and cultural
dynamics. When the findings of the comparative analysis between two traditional
dwelling architectures are evaluated, it is understood that the two dwelling
traditions show similarities in terms of the flexible spatial configuration and
the interior design details and differences in terms of the principles applied
in the interior organization, construction techniques and structural features.
Traditional Dwelling Architecture Traditional Turkish House Traditional Japanese House
Tarih öncesi dönemlerden
günümüze dek barınma, insanoğlunun temel yaşamsal gereksinimleri arasında yer
almıştır. Toplumsal gelişim sürecinde, barınma kavramına bakış açısının
değişmesi, mimari üretimde farklılıklara neden olmuş ve yeni yaşam koşullarına
cevap verebilecek mekân kurgusuna sahip konutlar geliştirilmiştir. Toplumun
tarihi kent kimliğinin imleyicisi olan geleneksel konut mimarisi, toplumsal
yapı, kültürel değerler, sosyal eğilimler, inanç sistemleri ve tarihsel birikim
ile paralel olarak biçimlenerek toplumsal, sosyal, kültürel ve tarihsel
boyutlarıyla dinamik bir olgu haline gelmektedir. Farklı coğrafyalarda, farklı
toplumlarda üretilen geleneksel konutlar, toplumun ortak kültürel mirasının
ürünü olması, tarihi belleğini oluşturması ve yaşam felsefesini yansıtması
bakımından önemli bir misyon üstlenmektedir. Kültürel değerlerini muhafaza
etmeyi başarmış iki toplumun ideolojik tutumları, kültürel dinamikleri, sosyal
eğilimleri, inanç sistemleri, ekonomik yapısı, teknolojik düzeyi ve toplumun
yaşanmışlıkları ile biçimlenen, geleneksel tasarım ilkelerinin vücud bulduğu
geleneksel Türk Evi ile Japon Evi yüzlerce yıldır varlığını sürdürmektedir. Bu
çalışmada, iki farklı toplumda üretilen geleneksel konut mimarisinde uygulanan
mimari tasarım yaklaşımları arasındaki benzerlikler ve farklılıklar
karşılaştırmalı olarak incelenerek iki konut geleneğinin özgün değerini ve
önemini ortaya koymak amaçlanmıştır. İki geleneksel konut mimarisi, oluşumundan
uygulanan tasarım ilkelerinin ve yapısal özelliklerinin tarihsel, sosyal,
kültürel ve ideolojik arka planları tahlil edilerek değerlendirilmiştir.
Geleneksel Türk Evi ile Japon Evi’nin oluşumunda etkili olan coğrafi koşullar
ve iklimsel özellikler ile birlikte iki toplumun geleneksel yaşamı, değerler
yargıları ve kültürel dinamikleri bağlamında iki konut geleneğinin fiziksel ve
işlevsel oluşumları, yapısal ve mekânsal özellikleri ile estetiksel
zenginlikleri ortaya konulmuştur. Birbirinden farklı iki topluma ait geleneksel
konut mimarisi arasında yapılan karşılaştırmalı analiz bulguları
değerlendirildiğinde, farklı işlevleri bir arada barındıran esnek mekân
kurgusu, iç mekân biçimlenişinde uygulanan detaylar bakımından iki geleneksel
konut geleneği oldukça yakın benzerlikler gösterdikleri, özgün yapım teknikleri
ve yapısal özellikler, iç mekan organizasyonunda uygulanan ilkeler açısından
birbirlerinden farklı nitelikler taşıdıkları anlaşılmaktadır.
Geleneksel Konut Mimarisi Geleneksel Türk Evi Geleneksel Japon Evi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mühendislik |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 16 |