Divan edebiyatı XIII. yüzyıldan başlamak suretiyle XIX. yüzyılın ikinci yarısına kadar devam eden, yaklaşık altı yüzyıl boyunca Türk toplumunun duygu, düşünce ve hayat serüvenini içine alan bir olgudur.Divan edebiyatının, kuramsal olarak İslam kültürüne sıkı sıkıya bağlı olması, başlangıçta Fars edebiyatını örnek alışı, uzun yıllar onun etkisi altında devam etmesi ve Arapça-Farsça sözcüklerle üretilmiş bir edebiyat niteliğine sahip bulunuşu, onun kimi zaman olumsuz değerlendirmelere maruz kalmasının en önemli sebeplerindendir. Bu edebiyata hangi açıdan bakılırsa bakılsın gerçek olan bir husus vardır ki, oda bu edebiyatın, Türk insanının ferdî ve içtimaî yönden kendini ifade etmesi ve her halükarda Türk edebiyatı olmasıdır.
Bu çalışmada, oldukça kapsamlı bir niteliğe sahip bulunan Divan edebiyatının mahiyeti ve günümüze bakan yönüyle ilgili bazı aydınların değerlendirmelerini esas alan unsurlar analiz edilmiştir. Şu kadar var ki Divan edebiyatının mahiyetiyle alakalı birçok bakış açısı ve değerlendirme bulunmaktadır. Bu değerlendirmeler onun olumlu taraflarının yanı sıra olumsuz olarak görülen yönleriyle de ilgilidir. Geldiğimiz bu nokta itibariyle günümüz okuyucularını da göz önünde bulundurduğumuzda söz konusu problemin yakın bir gelecekte halledilmesi, kanaatimizce pek mümkün görünmemektedir. Bu çalışmada, söz konusu problemlere aydınlarımızın bakış açıları çerçevesinden kısa değerlendirmeler yapılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 9 Mayıs 2024 |
Kabul Tarihi | 11 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 8 Sayı: 1 |