Osmanlı
kronikleri, kişisel deneyim ve gözlemlerin aktarılması, yüksek makamdaki bir
zatın isteği üzerine ehil bir kişi tarafından yapılan eser çalışması veya belli
bir kişinin resmî olarak tarih yazma işiyle görevlendirilmesi sonucu ortaya
çıkmıştır.
Kroniklerde,
mukaddime ya da dibace denilen ve günümüzde önsözün karşılığı olan başlangıç
bölümlerinin, Osmanlı tarihçilerinin birçoğu tarafından özenle oluşturulduğu
görülmektedir. Müverrihler eserlerini mukaddime, giriş ve ana metin esası
çerçevesinde yazmışlardır. Bu eserler işledikleri konular itibariyle farklılık
arz ettikleri gibi birçoğu tarafından oldukça önemsendiği anlaşılan mukaddime
kısımları da bazı yönleriyle birbirinden ayrılmaktadır.
Bu
çalışmada Osmanlı Devleti’nin kuruluş döneminden 16. yüzyılın sonuna kadar
yazılmış olan 18 Osmanlı kroniği incelenmiş olup bu eserlerin mukaddime
kısmında nasıl bir metot izlendiği pek çok yönden ele alınmıştır. İslami bir
gelenek olarak mukaddimelerde görülen besmele, hamdele, salvele ve methiye,
telif sebebi, müellifin kendi hakkındaki ifadeleri, dua beklentisi ve okuyucuya
hitap konu başlıkları şeklinde bir sıra takip edilmiş olup, bu kısımlar
ayrıntılı bir şekilde irdelenmiştir. Bu şekilde müverrihlerin mukaddime
geleneğinde izledikleri sıralama ve yöntemlerin birbirinden farkları ve benzer
yanları incelenerek söz konusu yöntemlerden bir şablon çıkarmak amaçlanmıştır.
Ottoman chronicles appeared after the transfer of
personal experiences and observation, the work done by a competent person on
the request of a high authority or appointing a certain person as a historian
officially. In the chronicles it is seen that beginning sections called as
mukaddime or dibace and which are used as preface are carefully created by most
of Ottoman historians. The historians wrote their works in the framework of the
preface, introduction and main text. These works differ in terms of their
themes and some parts of them which are understood to be very important by many
are separated from each other in some respects. In this study, 18 Ottoman chronicles
written during period from the Foundation of the Ottoman state to the end of
the 16th century were examined and in the preface part of these works the
methods used were discussed in many dimensions. Following the Islamic
tradition, the Ottoman historians organized their Works this way: basmala,
hamdala, salvala (called salawat), evlogy, raison d’etre, demanding blessings
of the readers and appeal to the reader. All these were examineed in detail. In
this way, it was aimed to form a framework of quidelines used by those
historians throught analyzing the differences and similar aspects of
arrangements and methods that the historians followed within the preface
tradition.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 27 |