İslam‟da çevreyi korumaya yönelik ilahi telkin, insanın Müslüman birey olarak kendisini inşa etmesinde öngörülen ahlaki telkinden bağımsız değildir. İslami düşüncede her şey insana verilmiş bir emanettir, çevre de dünya düzeni içerisinde ilahi olanın bir tecellisi olduğu için kutsal bir emaneti korur gibi korunmalıdır. Kur‟an‟da kozmolojik mükemmellik dile getirilirken bu düşüncenin hemen her yerde Müslümanca ilkeleri pekiştiren bir “ibret alma, ibret gösterme” yaklaşımı üzerine temellenmiş olması önemlidir. İslam‟ın eşyaya bakışı ve sanat konusundaki yaklaşımı da aynı bakış açısından beslenmektedir. Bu yaklaşım da düzeni korumaya ve insan fıtratının biricikliğinden ayrı düşmeyen bir çevre/düzen tasavvuru geliştirmeye yöneliktir. Bu yüzden İslami perspektif üzerine geliştirilecek olan bir çevre ahlakı İslam‟ın, hayatın merkezinde yer almak üzere geliştirdiği bütüncül bir yaşam tasavvuru üzerinden ele alınmalıdır. Modern yaşamla birlikte bu tasavvurun aşınması ve toplumun değerler alanının derinden sarsılması dinamik bir çevre ahlakının geliştirilmesinin önünde büyük bir engeldir. Bu çalışmada paradoksal görünümler ekseninde bu konunun ana bağlamları üzerinde durulmaya çalışılacaktır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2015 |
Gönderilme Tarihi | 20 Kasım 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 2 Sayı: 1 |