1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 114. maddesinde, siyasi hakların kullanılmasını engellemeye yönelik bazı fiiller suç olarak düzenlenmiştir. Böylelikle kanun koyucu, kişilerin siyasi hak ve hürriyetlerini önemli ölçüde güvence altına almak istemiştir.
Madde metninde, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi başlığı altında, bir siyasi parti veya bir kamu görevi ile ilgili kullanılacak siyasi haklara yönelik zorlama fiilleri yaptırıma bağlanmıştır. Böylelikle suçun kanuni tanımında sayılan bir siyasi parti veya bir kamu görevi ile ilgili siyasi haklar, koruma altına alınmışken; bunun dışında yer alan siyasi haklar, koruma altına alınmamıştır. Başka bir ifadeyle, belirli siyasi faaliyetlerin engellenmesi suç olarak düzenlendiğinden, diğer siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, bu suç kapsamı dışında kalacaktır. Bu durumun madde başlığı ile değerlendirildiğinde, kanun tekniğine uygun olmadığı mevcut eleştiriler arasındadır.
Yargıtay’ın vermiş olduğu kararlarda söz konusu suçun unsurları ile ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş ve aynı hukuki değeri koruyan farklı suç tanımları arasında fikri içtima kurallarının uygulanması gerektiği ifade edilmiştir. Kanaatimizce burada özel norm-genel norm tartışması yapılması gerekmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | July 21, 2020 |
Submission Date | April 20, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 6 Issue: 2 |