İflasa ilişkin konular, iflasın kamu düzenini ilgilendirmesi nedeniyle tahkime elverişsiz olarak kabul edilmektedir. Bununla beraber; genel iflas yolu ile yapılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın kaldırılması ve iflas davası bakımından tahkime elverişlilik bağlamında, öğretide ve Yargıtay kararlarında çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Yargıtay 23. Hukuk Dairesince; itirazın kaldırılması ve iptal davasının niteliği itibariyle iki aşamadan oluştuğu, öncelikle alacağın varlığı ve alacak miktarının belirlenmesi gerektiği ve sonrasında iflas aşamasına geçilmesi gerektiği kabul edilmektedir. Alacağın varlığı ve alacak miktarının tespitinin maddi hukuka göre ayrı bir yargılama gerektirdiği gerekçesiyle; tahkim şartı uyarınca, bu yargılamanın hakem nezdinde yapılması gerektiği savunulmuştur. Öte yandan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından bu görüşün aksi yönünde karar verilmiş olup itirazın kaldırılması ve iflas davasının birbirinden ayrılamayan prosedürler olduğu, iflas davasının kamu düzeninden olması nedeniyle tahkime elverişli olmadığı ve uyuşmazlığın genel mahkemelerde çözülmesi gerektiği belirlenmiştir. Bu çalışmada; itirazın kaldırılması ve iflas davasının bölünebilirlik konusunda niteliği ve dürüstlük kuralına aykırı olarak, tahkim şartının etkisiz hale gelmesini sağlamak üzere genel iflas yoluyla takibe başvurulup başvurulamayacağı hususları değerlendirilecektir.
Tahkim Tahkime Elverişlilik Genel İflas Yoluyla Takip İtirazın Kaldırılması ve İflas Davası Dürüstlük Kuralı
Claims related to bankruptcy are considered as non-arbitrable since bankruptcy concerns public order. However, various opinions have been put forward in the doctrine and Supreme Court decisions regarding the removal of objection and bankruptcy case filed upon the objection to the ordinary bankruptcy proceeding, in the context of arbitrability. It has been stated that the removal of the objection and bankruptcy case consist of two stages. It has been claimed that the determination of the existence and the amount of claim require a separate trial and this trial should be proceeded before the arbitrator due to the arbitration clause. However, The General Assembly of Civil Chambers of the Turkish Supreme Court decided to the contrary of this opinion. It was determined that the removal of the objection and bankruptcy case are inseparable procedures from each other. Therefore, the bankruptcy case is unsuitable for arbitration because of the public order. The dispute should be resolved in general courts. The points to be considered are the removal of objection and bankruptcy case regarding divisibility and examining whether it is possible to apply for ordinary bankruptcy proceeding to render the arbitration clause ineffective, contrary to the good faith principle.
Arbitration Arbitrability Ordinary Bankruptcy Proceeding the Removal of Objection and Bankruptcy Case Good Faith Principle
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | ÖZEL HUKUK |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 26 Issue: 3 |