Sîne-sâf
tabiri, Farsça, göğüs, bağır, sadr; gönül, kalp, yürek anlamına gelen “sîne”
kelimesi ve Arapça temiz, duru, berrak, hâlis anlamlarına gelen “sâf”
kelimesinin bir araya gelmesiyle oluşmuştur. “Sîne-sâf” için Farsça ve Türkçe sözlüklerde genel
olarak üç anlam verilmiştir. Bun anlamlardan ilki “gönlü temiz”dir. Sîne-sâf, gönlü temiz anlamı
ile daha çok tasavvufi metinlerde kullanılmaktadır. Sîne-sâf için sözlüklerde
gönlü temize yakın olarak “özü sözü doğru”, “iyi niyetli” ve “samimi, içten” anlamları da verilmektedir.
Bu anlamlarının yanı sıra üçüncü bir anlam olarak sîne-sâf, “sarılıp kucaklaşmış” anlamına gelecek
şekilde de kullanılmaktadır. “Sîne-sâf” tabirinin en yaygın olarak kullanılan
anlamı “gönlü temiz, temiz kalpli, özü sözü doğru” anlamlarıdır.
Sîne-sâf,
klasik Türk edebiyatında on altıncı yüzyıldan itibaren kullanılmaya başlanmış
ve hem manzum hem de mensur eserlerde kullanılmıştır. Daha çok yalın olarak
kullanılan tabir kimi zaman da ol- yardımcı fiilini almıştır. Sîne-sâf’ın
Klasik Türk edebiyatındaki kullanımı yukarıda verilen sözlük anlamlarının hemen
hepsini karşılamaktadır. Ancak hem manzum hem de mensur eserlerdeki bazı
kullanımlarda verilen sözlük anlamlarının bağlama uygun olmadığı tespit
edilmiştir. Bu çalışmada “sîne-sâf”
tabirinin örnek metinler üzerinden Klasik Türk edebiyatında kullanımı üzerinde
durulacaktır. Bu tabirin hangi anlamlarda kullanıldığı tartışılıp, sözlüklerde
verilen anlamların dışında kullanılıp kullanılmadığı sorgulatılacaktır.
Çalışmanın sonunda kullanıldığı bağlamdan hareketle sîne-sâf için sözlüklerde
yer almayan yeni bir anlam önerisinde bulunulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 5 Kasım 2019 |
Kabul Tarihi | 19 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 3 Sayı: 4 |
This work is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International