XV. asrın sonu ile XVI. asrın başlarında
yaşamış olan Firdevsî (Firdevsî-i Rûmî, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Tavil, Türk
Firdevsî), Fatih Sultan Mehmet, II. Bâyezid ve Yavuz Sultan Selim dönemlerine
tanıklık etmiş önemli bir isimdir. Manzum ve mensur olarak kaleme alınmış
birçok eseri varsa da kaynaklar ondan bahsederken daha ziyade mensur eserlerine
vurgu yapar. Şairlik yönü yetersiz olmasına karşın onu devrinin sanatkârları
arasında öne çıkaran en önemli husus, eserlerinin dil yönünden zengin
olmasıdır. Eserlerinde bilinçli olarak Türkçe kelimeleri fazla kullanmıştır. Bu
durum onun eserlerinde anlatımda akıcılığı da beraberinde getirmiştir.
Firdevsî, Doğu ve Yunan mitolojisi,
peygamber kıssaları, tarih, tasavvuf, geometri gibi alanların yanı sıra Tevrât, İncil, Zebûr, Kur’ân-ı Kerîm, hadis ve İsrailiyat
kaynaklarından derlediği geniş bilgi yelpazesini eserlerinde ayrıntılı bir
şekilde kullanmıştır. Süleymân-nâme-i
Kebîr, onun yaklaşık elli senesini ayırarak yazdığı en önemli eseri kabul
edilmektedir. 81 ciltten müteşekkil olan eser muhteva yönüyle oldukça
zengindir. Hz. Süleyman etrafında şekillenmiş kıssa ve rivayetlerle diğer
peygamber kıssaları, doğu mitolojisi, felsefe, tarih, astronomi, hendeseden
savaş taktikleri ve hekimliğe kadar birçok bilgiyi içinde barındırması Süleymân-nâme’ye ansiklopedik bir
mahiyet kazandırmıştır.
Bu çalışmada, Firdevsî-i Rûmî’nin Süleymân-nâme-i Kebîr adlı eserinin 34.
ve 35. ciltlerinde tespit edilen halk inanışı ve halk hekimliğine dair bilgiler
incelenecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 26, 2019 |
Submission Date | November 13, 2019 |
Acceptance Date | December 16, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 3 Issue: 4 |
This work is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International