Osmanlı Devleti’nin ikinci başkenti ve medeniyet merkezi olan Edirne; tabii güzellikleri, maddi ve manevi zenginlikleri, mimarisi, havası ve suyunun hoşluğu gibi sebeplerle birçok şair tarafından övülmüştür. “Dârü’n-nasr ve’l-meymene” ifadesiyle anılan kutlu ve uğurlu şehir Edirne, sert geçen kışları ve şehri çevreleyen Meriç, Tunca ve Arda nehirlerinin sık sık taşmasından dolayı devrin bazı şairleri tarafından ise hicvedilmiştir. Karasal iklimin etkisindeki Edirne’de, kış mevsimleri çok sert geçer. Tarihte büyük iklim felaketleri yaşayan Edirne, tabii afetler, kış şartları, yokluk, fakirlik ve sıkıntılar sebebiyle zor zamanlar geçirmiştir. Başta, hicviyesinde şehrin kış mevsimini ve insanlarını ağır bir dille eleştiren Arpaemînizâde Sâmî olmak üzere Refîkî, Garâmî, Nev‘î, Hevâyî, İzzet Paşa gibi şairler, Edirne’nin kışını ve bu mevsimde yaşanan sıkıntıları manzumelerinde dile getirmişlerdir. Edirneli bazı şairler de şehrin kış şartlarından şikâyetçi olmalarına rağmen şehirlerini savunma içgüdüsüyle yazdıkları manzumelerle, bu şairlere cevap vermişlerdir. Ayrıca şehrin kışının güzelliklerini tasvir eden ve öven şairler de mevcuttur. Yahyâ Bey şehrengizinde, Edirne kışından günlük hayat sahnelerini resmetmiştir. Kış aylarında düzenlenen sürek avları, padişahların şehre gelişleri ve şehrin kış manzaraları da şiirlere konu olmuştur.
Edirne, the second capital of the Ottoman Empire and the center of civilization, has been praised by many poets for reasons such as its natural beauty, material and spiritual wealth, architecture, weather and the pleasantness of its water. The blessed sacred and auspicious city of Edirne, called "Darün-nasr ve'l-meymene", was satirized by some poets of the era due to the harsh winters and the frequent overflowing of the Meric, Tunca and Arda rivers. Winter seasons are very harsh in Edirne, which is influenced caused by the continental climate. Edirne, which has experienced major climate disasters in its history, has had a difficult time due to natural disasters, winter conditions, absence, poverty. Poets such as Arpaemînizâde Sâmî, Refîkî, Garâmî, Nev'î, Hevâyî, İzzet Paşa, who criticized the winter season and the people of the city with a heavy language in their satire, expressed the winter of Edirne and the troubles experienced during this season in their poems. Some poets from Edirne, although they themselves complained about the winter conditions of the city, responded to these poets with poems they wrote with the instinct of defending their own city. Besides, there are also poets who depict and praise the beauties of the winter in the city. Yahya Bey has painted scenes of daily life from the winter of Edirne in his Şehrengiz. The long-term hunts held in the winter months, the arrival of the sultans in the city and the winter landscapes of the city have were also been the subject of poems.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 2 Kasım 2021 |
Kabul Tarihi | 13 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 5 Sayı: 4 |
This work is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International