Osmanlı modernleşme tarihi içinde sokak köpeklerinin tartışmalı bir yeri olmuştur. Tanzimat’tan beri hemen her konuda yaşanan geleneksel ve modern ikiliği sokak köpeklerinin durumuyla ilgili olarak da yaşanmış ve bu konu çeşitli aydınlar arasında tartışılmıştır. Pek çok araştırmacının da vurguladığı gibi 19. yüzyıl boyunca İstanbul’un modern bir şehir hüviyetine kavuşturulmasının önünde engel olarak görülen sokak köpekleri bu yüzyıldan itibaren kitlesel olarak ortadan kaldırılmaya çalışılmıştır. Halkın ve bir kısım aydınların itirazlarına rağmen bu sürecin Osmanlı modernleşmesinin gidişiyle de paralel biçimde çatışmalı olarak ilerlediği görülür. Sayıları seksen bini bulan köpeklerin sokaklardaki varlığına karşı çeşitli operasyonlardan sonra gelen son ve asıl büyük darbe 1910 köpek itlafıdır. Bu operasyondan çok az önce Batıcı görüşleriyle tanınan Abdullah Cevdet’in yayımladığı İstanbul’da Köpekler risalesi bir bakıma köpeklerin varlığını şehrin modernleşmesi önünde engel görenlerin sözcüsü mahiyetindedir. Bu risalede Abdullah Cevdet sokak köpeklerini gelişmemiş hurafeci zihniyetle ilişkilendirir ve onların sokaklarda yarattığı kirliliği bir bakıma geleneğin toplumsal hayatta yarattığı sorunların somut göstergesi olarak yorumlar. Abdullah Cevdet’in İstanbul’da Köpekler risalesindeki görüşlerini değerlendiren bu makale, aynı zamanda Osmanlı modernleşmesini hayvanlar üzerinden okumaya çalışmaktadır.
Street dogs of Istanbul had a controversial place in the Ottoman modernization history. The duality of traditional and modern which was in every subject, was also lived on the situation of street dogs, and this subject was disputed between some intellectuals. As it emphasized by many researchers, street dogs were tried to be exterminated systematically trough 19th century since they were seen as an obstacle in front of making Istanbul a modern city. In spite of objections of people and some intellectuals, this process proceeded conflictingly and parallel with the course of Ottoman modernization. After some operations against the street dogs whose number arises to eighty thousand, the last and most fatal crush was the dog extermination of 1910. A booklet by Abdullah Cevdet, who is known with his Westernist ideas, İstanbul’da Köpekler [Dogs in Istanbul] which was published shortly before this operation, is in a sense a speaker of those who saw dogs as an obstacle in modernization of the city. In this booklet, Abdullah Cevdet associates dogs with an unimproved superstitious mind and interprets the pollution that dogs produced in a sense as the indicator of tangible problems produced by tradition in social life. This paper which discusses the ideas of Abdullah Cevdet in his booklet İstanbul’da Köpekler, also tries to read the Ottoman modernization process over the animals.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Çalışmalar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 20 Eylül 2021 |
Kabul Tarihi | 29 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 5 Sayı: 4 |
This work is licensed under Attribution-NonCommercial 4.0 International