Modern toplumda kişiliğin, benliğin ve kimliğin oluşturulmasında temel bir unsur haline gelen beden; cinsiyet, sosyal sınıf, yaş, eğitim düzeyi ve mesleki özelliklerle ilişkili simgesel bir değer oluşturmaktadır. Bedene yapılan estetik işlemlerin küresel güzellik hegemonyasının etkisiyle yaygınlaşması ve normalleşmesi bedenin simgesel temsiliyetine tesir etmektedir. Bu süreçte bedene estetik amaçlı müdahale eden kişi sayısında çok fazla artış yaşanmakta olup bu artışın içinde muhafazakâr kadınlar ciddi bir oran oluşturmaktadır. Türkiye’nin tarihsel bağlamına kültürel ve dini referanslar açısından bakıldığında sadece güzelleşmek amaçlı beden üzerinde değişiklik yaptırmanın yasaklandığı bir yapı karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde ise muhafazakâr kadınlar için doğuştan getirilmiş küçük defektlerin ya da yaşlanmaya bağlı değişikliklerin düzeltilmesinin normalleştiği görülmektedir. Özellikle sosyoekonomik açıdan toplumsal yapılanmanın üst ve orta seviyelerinde yer alan muhafazakâr kadınlar için bu normalleşme görülmektedir. Yapılan literatür taramasından elde edilen bulgular göstermektedir ki muhafazakâr kadının toplumda varolduğu bedenini güzelleştirme davranışında dini veriler önceliğini yitirmiştir. Yüksek modernliğin içinde hiç olmadığı kadar bireyselleşen bedene estetik işlem yaptırma da dini kültürel yapının belirleyiciliği zayıflamıştır.
Having been one of the main factors of developing a personality, self and identity in modern society, the body proves a symbolic value in relation with gender, social class, age, level of education, and professional qualities. The proliferation and normalization of aesthetic treatments applied on body under the influence of global hegemony of beauty, affects the symbolic representation of it. In this respect, the number of individuals getting aesthetic treatment on their bodies are drastically increasing, and the conservative women have a significant place among them. When the historical context of Turkey is taken into consideration from cultural and religious perspectives, it would be seen that altering one’s body just for the purposes of beauty is strictly forbidden. Today, however, it is quite normal for conservative women to fix the defects of their bodies either coming from birth or associated with aging. This normalization is particularly seen among the members of the middle and upper class society. The findings of a comprehensive literature review on the issue reveals that the religious concerns are no longer a priority for conservative women for representing themselves with the beauty of their body in the society. Within the high modernity, having aesthetic treatments on body, which is more individualized than ever before, has weakened the determination of the religious and cultural mold.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2022 |
Gönderilme Tarihi | 23 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 9 Sayı: 18 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.