Yirminci yüzyıl, insanlık tarihi
açısından çok önemli tarihsel ve geleneksel kırılmaları temsil etmiştir.
Merkezi planlamaya dayalı ekonomiler ve refah devlet gibi yapılar toplumun
gelişmesine ve ilerlemesine katkı sağlamıştır. Lakin bu gelişme ve ilerleme,
bireyin toplumdaki önceliğini sorun haline getirmiştir. Bireyi, özgürlüğü ve
hukukun üstünlüğünü temel alan liberalizme olan ilgiyi azaltarak, toplumun
totaliter bir yapıya dönüşmesine de zemin hazırlamıştır.
İşte kendiliğinden düzen kavramı, böyle
bir ortamda bireylere ve onların özgürlüklerine verdiği değerle, toplumsal
düzenin tasarımlı bir şekilde dizayn edilmesine karşı çıkışı temsil etmiştir. Bu
kavram, toplumun kendi değerleri ve tecrübeleriyle ‘bir toplumsal düzenin varlığı’ fikrini ortaya koymuştur. Buna göre
toplumsal düzen, insan tasarımı olarak değil, insan eylemleri sonucunda
kendiliğinden bir evrim süreciyle ortaya çıkmaktadır. Bu bakış açısı, yani
toplumu kendiliğinden düzen fikri ile açıklamaya çalışmak, toplumun totaliter
bir yapıya dönüşmesine veya oluşmasına da engel olarak görülmüştür.
20th
Century represented historical and traditional fractions that are very
significant to human history. Centrally planned economies and the formations
like welfare state contributed to the development and progress of the society.
However, this development turned the priority of the individual in the society
into a problem. This situation decreased the interest in liberalism which
grounds on individual, liberty and superiority of law, and paved the way for
turning into a totalitarian structure in the society.
Here concept
of spontaneous order represented the revolt against designing the social order
regarding the individuals and their value of liberty in such an environment.
This concept put forward the idea of ‘the
existence of a social order’ with the society’s own values and experiences.
According to this, social order evolves not as a human design but as a result
of human actions. This point of view that is trying to explain the society with
the idea of spontaneous order has been regarded as an obstacle in the turning
or evolving of the society into a totalitarian structure.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | MAKALELER |
Authors | |
Publication Date | February 28, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 3 |