Şefaat kelimesi Kur’an’da on dokuz surede otuz bir defa geçmektedir. Lügatte “aracı olmak, yardımcı olmak, vesile olmak, tek olan bir şeyin çift olması” gibi anlamlara gelmektedir. Istılah olarak ta, “ahirette günahkâr mü’minlerin günahlarının bağışlanması, günahı olmayanların da derecelerinin yükseltilmesi için Hz. Peygamber’in Allah katında dua etmesi, yalvarması ve onlara yardımcı olmasıdır.” Kur’an’da şefaatin yer aldığı ayetler, bir kısmı şefaatin olmadığı bir kısmı ise Allah’ın dilemesiyle şefaatin olacağı şeklinde tasnif edilmektedir. İlgili ayetlere dayanarak bazı mezhep ya da âlimler ile yine tefsir ve kelam gibi farklı alanlarda çalışma yapan araştırmacılar farklı sonuçlara ulaşmaktadırlar. Konuyu, bütün ön kabulleri bir kenara bırakıp vahyin nüzul sürecini dikkate alarak mekki-medeni ayetler bağlamında siyak-sibak ilişkisi ve Kur’an’ın Kur’an ile tefsirini öncelemek suretiyle incelediğimiz zaman şefaatin sadece Allah’a ait olduğu sonucunun daha makul olduğu anlaşılmaktadır. Çalışmada asıl maksat hicri I. yy.’da tartışılmaya başlanan kavramın hicri II. yy.’a ulaşıldığında artık kelami bir terim halini aldığının tespit edilmesidir.
The word of shafa’ah (intercession) is mentioned thirty one times in nineteen suras in the Qur’an. It means to be an intermediary, to help, to be an occasion, and one single thing’s becoming a pair in the dictionary. As a term it is the Prophet Muhammad’s praying to, pleading with Allah and helping for the sinner momins (muslims, believers) to be forgiven and for the degree of the sinless ones to be raised in the akhirah (afterlife). The verses where shafa’ah is mentioned are classified as one part implying that there is no shafa’ah and one other part with the meaning that there may be shafa’ah if Allah wants. Based on the relevant verses, some sects or aleems (scholars), or researchers studying in different fields like tafsir and kalam reach different results. When the subject is examined putting aside all preliminary acceptance, considering the deliver process of the wahy (revelation) and within the framework of siyak sibak relationship in the context of the Makkan and Madinan verses and by prioritizing the tafsir of the Qur’an with the Qur’an, the conclusion that shafa’ah belongs only to Allah seems more reasonable. The main purpose of the study is determining that the concept which started to be discussed in the I. Hijri century had become a term of kalam by the II. Hijri century.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2022 |
Acceptance Date | December 1, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |
Anemon Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.