2000’lerin ortalarında, dijitalleşme sonucu ortaya çıkan yeni pazarlama
stratejileri bir çok firma için internet üzerinden bir görünürlük yaratmayı
sağlamıştır. Çok sayıda firma e-posta aracılığıyla iletişim kurarken Amazon
gibi firmalarda değerlendirme sitelerinde müşterilerin olumsuz yorumlarına yer
vermeye başlamıştır. Dijitalleşmenin getirdiği yenilikler pazarlamaya
yeni bir anlayış kazandırmaya başlamış ancak bu yenilikleri çok az insan
farketmişti. Facebook 2006 yılında kapılarını toplumun geneline açığında sosyal
medyanın gücü tüketicileri ve işletmeleri etkisi altına almaya başlamış ve bu
durum son süratle günümüzde de sürmeye devam etmektedir. 2013 yılının yazında en yüksek trafiğe sahip üç
site - ya doğrudan sosyal ağ sitesi niteliğinde olan ya da güçlü sosyal
paylaşım öğeleri içeren platformlar olan - Facebook, Google ve YouTube oldu. Site 13 yaşından küçüklerin erişimine kapalı olup
ve dünyanın en fazla nüfusuna sahip ülkesi olan Çin’de erişimi engellenirken,
dünyada her yedi kişiden biri şu anda aktif bir Facebook üyesidir. Sosyal
medyanın bu çarpıcı büyümesi iş süreçlerini ve modellerini yöneticilerin ve
aynı zamanda pazarlama araştırmacılarının henüz yeni yeni anlamaya başladıkları
şekilde etkiledi. Sosyal medyanın hayata getirdiği radikal değişiklikleri
modellemenin bir yolu da bir sosyal medya ortamındaki pazarlamanın pazarlamaya
doğrusal ve tek yönlü bir yaklaşım olan bowling yaklaşımının yerini alan kaotik
ve etkileşimli bir oyun olan tilt oyununu andırdığını öne süren tilt makinesi
benzetmesidir (Hennig-Thurau, 2010). Tilt masası benzetmesi
yeni bir düşünce tarzını ortaya koymanın yanı sıra, firmaların aktif ve
birbirine ağ üzerinden ileri derecede bağlı tüketiciler tarafından faydalı
olarak algılanmak istemesi durumunda değer oluşturma süreçlerinin ve yapıların
yeni pazarlama ortamına nasıl ayak uydurabileceğine de ışık tutmaktadır. Bu araştırmada yeni ortama yönelik bir inceleme
sunarken aynı zamanda da bu aydınlanmaya maruz kalan pazarlama yöneticilerine
ve firmalara yönelik önemli yansımaları da ele almaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | October 21, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 6 Issue: 8 |