Owing to the fact that they are attractive places for the human settlements, the coastal areas for which the pressure increases steadily are natural resources that are nonrenewable and must be dealt globally. In Turkey, there are number of laws, regulations and directives on coasts which are stateowned according to the Article 43 of the Constitutional Law. The first of them is the first Coastal Law legislated in 1984. This law was annulled by the Constitutional Court in 1986 for it did not fulfill the condition of being used by common good, then issued the law no 3621 in 1990, a law still in effect. However, currently the natural structure of these coasts which are used for several purposes such as industrial and tourism investments, aquaculture production, housing, harbor, pier face threat of being destroyed due to constructions carried out regardless of laws and regulations. The destruction of the natural structure of coasts has potential risks of affecting the economy adversely in respect to both waterproductions and tourism incomes. Hence, it is essential to form an administrative board in order to have everyone benefit from the coasts equally as specified by constitutional law and other laws, and this formation must be provided full support by the governments and the development plans must be implemented accordingly
İnsan yerleşimi için çekici yerler olmaları nedeniyle üzerindeki baskının her geçen gün artarak devam ettiği kıyı alanları küresel düzeyde ele alınması gereken ve yenilenmesi mümkün olmayan doğal kaynaklardır. Anayasa'mızın 43. maddesine göre devletin hüküm ve tasarrufu altında olan kıyılarla ilgili olarak Türkiye'de çok sayıda kanun, yönetmelik ve tüzük bulunmaktadır. Bunlardan birincisi 1984 yılında yapılan ilk Kıyı Kanunu'dur. Bu kanunun 1986 yılında Anayasa Mahkemesi tarafından kıyının kamu yararına kullanım şartlarını yerine getirmemesi nedeniyle iptal etmesinin ardından 1990 yılında çıkarılan ve halen yürürlükte olan 3621 sayılı yasa yapılmıştır. Ancak günümüzde sanayi ve turizm yatırımı, su ürünleri üretimi, konut, liman, iskele yapımı gibi farklı amaçlarla kullanılmakta olan kıyılarımız, yasa ve yönetmelikler dikkate alınmadan yapılan yapılar nedeniyle doğal yapısının bozulması tehlikesi ile karşı karşıya bulunmaktadır. Kıyılarımızın doğal yapısının bozulması, gelecekte hem turizm gelirleri hem de su ürünleri yönünden ekonomiyi olumsuz yönden etkileme riski taşımaktadır. Bu nedenle kıyılardan anayasa ve diğer kanunlarda da belirtildiği gibi herkesin eşit bir şekilde faydalanmasının sağlanabilmesi için kıyılarla ilgili yetkili bir idari yapının oluşturulması ve bunun mevcut hükümetlerce de tam olarak desteklenerek koruma ve gelişme planlarının da buna göre uygulanması gerekmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | January 26, 2015 |
Submission Date | November 30, 2014 |
Published in Issue | Year 2015 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License