Sosyalizmde yönetim sorunu, sınıfsız toplumu gerçekleştirmeyi hedefleyen siyasi örgütlenmelerin siyaset-yönetim
ilişkileriyle ilgilidir. Marksizm, sınıflı toplumların gelişimini çözümleyerek sınıfsız toplumun siyasal olarak
gerçekleştirilebileceğini öngörmüştür. Ancak Marksizm‟in yapısalcı ve tarihselci yorumlanmasına bağlı olarak
siyaset-yönetim ilişkisine farklı yaklaşımlar gelişmektedir. Bu yaklaşımlar sınıflar mücadelesine bakıştaki öznellik-nesnellik
ilişkisiyle ilgilidir ve sosyalizmde yönetim sorunu tartışmasını etkilemiştir. 1871 Paris Komünü
deneyiminde bürokrasinin ilgasıyla yönetim sorunu çözümlenirken 1917 Bolşevik Devrimi siyasi iktidar sorununu
açığa çıkarmıştır. Parti siyaseti ile Sovyet yönetimi, sosyalist iktidarın iki ayağını oluşturmaktadır. Sovyetler Birliği
deneyiminde, yönetimin toplumsallaşma sürecinde siyasi iktidar ile yönetsel organlar arasında nasıl bir ilişki
kurulması gerektiği tartışılmıştır. 1930‟lu yıllara Beş Yıllık Planlar ile 1936 Sovyet Anayasası, 1960‟lı yıllara
Liberman Reformları ve ademi merkezileşme tartışmaları damga vurmuştur. Siyaset-yönetim ilişkileri ilk dönem
sanayileşme ve demokratikleşmede siyasi öncülüğe, ikinci dönem yönetsel örgütlenmelerde reforma dayanmaktadır.
Bu iki dönem arasındaki fark, sosyalist iktidarın geçirdiği uluslararası reel politik evrelerle ilgili olduğu gibi sınıfsız
topluma gidişte siyaset-yönetim ilişkilerine yöntemsel yaklaşımdan da kaynaklanmaktadır.
The problem of administration in socialism is related to the relations between politics and administration in political organizations that aimed at a classless society. Through analysis of the development of class societies, Marxism came to the conclusion that the classless society was politically feasible. However, structuralist and historicist interpretations of Marxism generated different approaches towards the relations between politics and administration. These approaches are related with the subjectivity-objectivity relation in the approach on class struggles and they have influenced the discussion on the problem of administration in socialism. While the experience of the 1871 Paris Commune solved the problem of administration by abolishing bureaucracy, the 1917 Bolshevik Revolution revealed the problem of political power. Party politics and Soviet administration were the two footings of socialist power. During the experience of the Soviet Union, the relation between political power and administrative organs in the process of socialization of administration was debated. The 1930s was marked by the discussions on the Five-Year Plan and the 1936 Soviet Constitution. Later, the discussions on the Liberman Reforms and decentralization marked the 1960s. In terms of the relations between politics and administration, the first period
was based on political pioneering in industrialization and democratization while the second period was based on reforms in administrative organizations. The difference between the two periods is not only the result of the international real politics that the socialist power encountered, but also is due to the methodological approaches towards the relations between politics and administration during the transition to a classless society.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 15, 2016 |
Submission Date | April 4, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 71 Issue: 2 |