Yaklaşık iki yüz yıllık geçmişe sahip bir akademik disiplin olan sosyolojinin Türkiye’deki tarihi genellikle 1914 yılına dayandırılır. Dârülfünunda sosyoloji öğretimine başlandığı bu yıl, sosyolojinin kurumsallaşması açısından oldukça önemlidir. Ancak sosyolojik düşünce esas olarak Osmanlı düşünce dünyasına Tanzimat Dönemiyle birlikte nüfuz etmeye başlamıştır. Dağılmakta olan İmparatorlukta yaşanan toplumsal sorunların çözümünde önemli bir araç olarak görülen sosyoloji hızlıca benimsenmiş, farklı sosyolojik perspektifleri benimseyen farklı düşünce çevreleri ortaya çıkmıştır. Bu düşünce çevreleri arasında 1910-1912 yılları arasında Selanik’te bir araya gelen aydın zümresi, topluma dair yöntemli bir bilgi üretimi anlamında sosyoloji disiplinin ortaya çıkmasında önemli katkılar sunmuştur. Bu anlamda Selanik, entelektüel ortamıyla Türk sosyolojik düşüncesinin gelişmesinde önemli bir yere sahip olmakla birlikte, bu özelliğiyle yeterince ele alınmamıştır. Bu çerçevede; çalışma öncelikle Selanik kentini bir düşünce merkezi yapan sosyal, ekonomik ve politik özelliklerini ortaya koyarak kentteki entelektüel ortamı betimlemekte; ardından kentte bir araya gelen Selanik Çevresinin sosyoloji ilgisine odaklanarak bu bağlamda gelişen sosyolojik düşünceyi ele almaktadır.
Sociology, a discipline nearly 200 years old, dates back to 1914. The year that sociology was started to be taught in Dârülfünun is very significant for the institutionalization of sociology. However, sociological thought began penetrating the Ottoman world with the Tanzimat Era. Sociology, which was seen as an important tool in the solution of social problems in the disintegration of the Empire, was quickly adopted; circles of intellectuals that adopted different sociological perspectives emerged. Among these circles, the group formed in Thessaloniki between 1910 and 1912 made important contributions to the emergence of the discipline of sociology in terms of methodical knowledge production about society. Although Thessaloniki was a significant place in the development of Turkish sociological thought, it has not been adequately discussed. In this context, the study first reveals the social, economic, and political features that make Thessaloniki an intellectual center, discusses the intellectual milieu in the city, and then focuses on the sociological interest of The Thessaloniki Circle, and lastly evaluates the sociological thoughts that emerged in this context.
Ziya Gökalp Turkish Sociology Thessaloniki The Committee of Union and Progress The Thessaloniki Circle
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |
Balkan Araştırma Enstitüsü Dergisi (BAED), DergiPark üzerinden makale kabul ve hakemlik süreçlerini yürütmemektedir.
Makale göndermek isteyen yazarların baedergisi@gmail.com adresine yazılarını göndermeleri gerekmektedir.
For submission of articles to the JBRI: baedergisi@gmail.com
Creative Commons Attribution 4.0 International License