Varlık ve bilgi birbirinden ayrılamaz iki kavramdır. Bilginin içeriğini var olanlar oluşturduğu gibi bilgiyi üreten de bir ‘var olan’ varlıktır. Başka bir deyişle bilginin hem öznesi hem de nesnesi genel itibarıyla varlıktır. Ne var ki Modern dönemle birlikte bilgi ve varlık kavramlarının birbirinden uzaklaştırıldığını ve varlık kavramının ikincil planda kaldığını müşahede etmekteyiz. Bilme arzusunun varlık üzerinde tahakküme yol verdiği bu yeni paradigmanın, ürettiği sonuçlar bakımından, bütün var olanlar için bir tehdit oluşturduğunu bizatihi birer var olanlar olarak tecrübe etmekteyiz. Bu itibarla varlık ve bilgi ilişkisinin tekrar sorguya çekilmesi ve aslında olduğu gibi sahih bir biçimde açığa çıkartılması hayati bir önemi haizdir. Bu perspektif ışığında bu çalışmada, Parmenides, Herakleitos, Platon, Aristoteles ve Kant örnekleri üzerinden varlık ve bilgi ilişkisinin nasıl tesis edildiği yorumlanmaya çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 10 Sayı: 2 |
BİLSAM Yayıncılık Bu dergi açık erişim sağlama politikasını benimsemiştir.
Dergide yayınlanan yazıların ilmî, fikrî ve hukukî sorumluluğu yazarlarına aittir. Yayın kurulu gönderilen yazıların yayınlanıp yayınlanmaması konusunda serbesttir. Dergiye gönderilen yazılar iade edilmez. DERGİYE GÖNDERİLEN YAYINLAR İNTİHAL AÇISINDAN İNCELENİR.
Yayımlanmış yazıların her türlü yayın hakkı Birey ve Toplum Dergisi'ne aittir. Dergide yayımlanmış yazılardan kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.