II. Dünya Savaşı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük yıkımlara neden olmuş bir savaştır. Bu yıkımlar, savaşa girmemiş olmasına rağmen maruz kalan Türkiye’de yoksulluk, kıtlık ve salgın hastalıklara neden olurken savaş sebebiyle vurgunculuk, karaborsacılık gibi yollarla bazı kimseler de çok kısa sürede zengin olurlar. Hayatın her alanını etkileyen savaş bu dönemde edebiyata da yansımış, Türkiye’nin savaş sebebiyle yaşamak zorunda kaldığı ekonomik ve toplumsal açmazlar kurmaca eserlere aktarılmıştır. Diğer türlere nispeten kısıtlı imkânlarına rağmen şiir türü de dönemin şairleri elinde savaşın etkilerinin yansıtıldığı bir alan olmuştur. Bu şairlerden ikisi Garip hareketinin öncüsü Orhan Veli (1914-1950) ve onun takipçisi Metin Eloğlu’dur (1927-1985). Onlar ‘alelade insan’a sanatlarında yer vermek üzere yola çıktıkları için savaş yıllarında sıradan insanın verdiği yaşam mücadelesine odaklanmışlardır. Orhan Veli’de ‘alelade insan’ hayattan büyük beklentileri olmayan, kendini olayların akışına bırakmış, tevekkül sahibi, dingin bir insandır. Şair bu dingin ‘alelade insan’ı daha çok orta sınıf şehirli birey olarak kurgular ve ironiye yer verse de genelde sakin bir üslup kullanır. Metin Eloğlu’nun ‘alelade insan’ı ise kentli olabileceği gibi köylü de olabilen ancak fakirliğinin farkında ve bu yüzden oldukça öfkeli bir kimsedir. Şair fakir ve öfkeli bu kimseyi şiirlerinde çoğunlukla zenginlik hayalleri içinde çizer. Bu yüzden onun şiirlerinde kişiler hedeflerine ulaşmak için kolaylıkla yalan söyler, ahlakdışı işlerle kolay yoldan para kazanmaya çalışırlar. Metin Eloğlu’da sövgüye yer verecek kadar kuvvetli olan bu öfkeli söylem onun, Garip hareketi yanında toplumcu gerçekçilikten de yararlanmış olmasının bir sonucudur. Bu çalışma benzer dünya ve edebiyat görüşlerine sahip iki şairin savaş yıllarında Türk insanını şiire yansıtma biçimlerine odaklanmaktadır. Bu sayede dünya tarihinde de önemli bir yeri olan II. Dünya Savaşı bu şairlerin bakış açılarıyla ortaya konmuş, savaş yıllarıyla ilgili şahitlikler şairane bir duyuşla açığa çıkmış olacaktır. Bu inceleme aynı zamanda iddia edildiği gibi ‘alelade insan’ı tam olarak resmetme noktasına hangi şairin daha çok yaklaşmış olabileceğiyle ilgili de bazı tespitlerde bulunmaktadır.
World War II was a war that caused great devastation in Turkey as in the rest of the world. These devastations caused poverty, famine and epidemics in Turkey, which was exposed to the war despite not having entered it, while some people became rich in a very short time through profiteering and black marketeering due to the war. The war, which affected every aspect of life, was also reflected in literature during this period, and the economic and social dilemmas that Turkey had to face due to the war were transferred to works of fiction. Despite its limited possibilities compared to other genres, poetry was also an area where the effects of the war were reflected by the poets of the period. Two of these poets were Orhan Veli (1914-1950), the pioneer of the Strange movement, and his follower Metin Eloglu (1927-1985). Since they set out to include 'ordinary people' in their art, they focused on the struggle of ordinary people during the war years. In Orhan Veli, the 'common man' is a serene person who does not have great expectations from life, who lets himself go with the flow of events, who is trusting and serene. The poet mostly constructs this serene 'common man' as a middle-class urban individual and uses a generally calm style, even if he uses irony. Metin Eloglu's 'common man' is a person who can be a peasant as well as an urbanite, but who is aware of his poverty and is therefore very angry. The poet draws this poor and angry person in his poems mostly in dreams of wealth. Therefore, people in his poems lie easily to achieve their goals and try to earn money the easy way through immoral deeds. This angry discourse in Metin Eloglu, which is so strong as to include swearing, is a result of the fact that he benefited from socialist realism as well as the Weird movement. This study focuses on the ways in which two poets with similar world and literary views reflect the Turkish people in poetry during the war years. In this way, World War II, which has an important place in world history, will be revealed through the perspectives of these poets, and the testimonies of the war years will be revealed with a poetic sensibility. This analysis also makes some determinations about which poet may have come closer to portraying the 'common man' as it is claimed.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Modern Turkish Literature in Turkiye Field |
Journal Section | Literature |
Authors | |
Publication Date | December 26, 2024 |
Submission Date | October 8, 2023 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 9 Issue: 2 |