The mystical elements in the thought of İbn Sînâ are evaluated in the different aspects by many investigators. Some of the comments are on the line of basic philosophical thought of İbn Sînâ. Some of these are on the way that İbn Sînâ abandoned the rational philosophy and accepted the mystical philosophy. İsmail HANOĞLU Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi, VIII (2008), sayı: 4 162 However, the investigations that we realized are on the direct that İbn Sînâ did not abandon the rational philosophy and did not rejected the mystical philosophy. Therefore, what should be realized in this situation? The thing that İbn Sînâ exposed, had been to explain the mystical theories, using the instruments of the rational philosophy. We can say that the mystical elements can be explained by the rational way in the thought of İbn Sînâ. From this aspect, the aim of İbn Sînâ had been to express that there is the mystical education that the Sûfî took in the background of the supernatural events which the Sûfî showed. The essence of mystical education is to purify the personality from the bad dispositions. The „riyâzet? is said to this education in the literature of mystical philosophy. After educated in the different degrees in this process, the man reaches to God. The education begins with the „will? which the Sûfî will show. This process that begins with the „will? is took on a shape with the personality education that we said the riyâzet and is dotted, with the arriving to God. The side that İbn Sina gave the meaning to the mystical elements is that he attracted attention to the personality education. When the personality education arrives to an end, the human being can show these supernatural events. However, İbn Sînâ did not express the function of the will of God in this process. For, when the will of God is not, the process is not able to be successfull. From here, ıt must not be understood that İbn Sînâ did not give the important to the will of God. The thing that İbn Sînâ realized was to expose what the human being must do in this process. İbn Sînâ evaluates the realization of the supernatural events showed by the sûfî as possible. The possiblity of these events, when we evaluate this process, carries us to the comment process. For, the concept of possiblity is to include the comment in itself. So, the concept of possiblity and the concept of comment are to be altogether in this process. These concepts nourish each other in this mystical process and its epistemology.
Mystical Personality Education Supernatural Events Comment Possiblity Will
İbn Sînâ düşüncesinde var olan tasavvufî öğeler, araştırmacılar tarafından farklı biçimlerde değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmelerden kimi, İbn Sînâ?nın temel felsefi düşüncesi çizgisindedir. Kimi ise İbn Sînâ?nın rasyonel felsefeyi bırakıp, tasavvuf felsefesini kabul ettiği yolundadır. Oysa bizim yaptığımız araş-tırmalar, İbn Sînâ?nın, rasyonel felsefeyi bırakmadığı ancak tasavvufi nazariye-leri de reddetmediği yönündedir. Peki bu durumda yapılması gereken nedir? İbn Sînâ?nın yaptığı şey, tasavvufî nazariyeleri rasyonel felsefenin araçlarını kulla-narak açıklamak olmuştur. Şunu diyebiliriz ki, İbn Sînâ düşüncesinde tasavvu-fî öğeler rasyonel yolla ifâde edilebilir. Bu açıdan İbn Sînâ?nın amacı, tasavvuf yolunda ilerlemiş bir ârifin gösterdiği olağanüstü olayların (kerâmetleri) arka-sında onun aldığı tasavvuf eğitiminin var olduğunu ifâde etmek olmuştur. Bu tasavvuf eğitiminin özü kişiliği kötü huylardan arındırmaktır. Buna tasavvuf felsefesi literatüründe riyâzet denmektedir. Kişi bu süreçte farklı aşamalarda eğitildikten sonra, Allah?a ulaşmaktadır. Bu eğitimin başlangıcı kişinin göstere-ceği irâde ile başlamaktadır. İrâde ile başlayan bu süreç, kişilik eğitimi dediği-miz riyâzet ile şekillenmekte, Allah?a ulaşma ile de noktalanmaktadır. İşte İbn Sînâ?nın tasavvufî öğeleri, rasyonel açıdan anlamlandırdığı taraf, kişilik eğitimi-ne dikkat çekmesidir. Kişilik eğitimi tamamlanınca, insan söz konusu bu ola-ğanüstü olayları gösterebilir. Ama burada İbn Sînâ, bu süreçte Allah irâdesinin işlevini ifade etmemektedir. Zira Allah?ın iradesi olmazsa sonuç başarılı olamaz. Buradan İbn Sînâ?nın Allah?ın irâdesine önem vermediği anlaşılmamalıdır. Sa-dece İbn Sînâ?nın yaptığı, söz konusu bu süreçte insânın ne yapması gerektiğini ortaya koymaktır. İbn Sînâ sufi tarafından gösterilen olağanüstü olayların ger-çekleşmesini mümkün olarak değerlendirmektedir. Bizim bu süreci değerlendi-rirken bu olayların mümkün olması bizi yorum sürecine taşımaktadır. Zira mümkün kavramı, kendisinde yorumu içermektedir. Böylece, mümkün kavra-mı ve yorum kavramı bu süreçte bir araya gelmektedir. Bu kavramlar, bu ta-savvufi süreçte ve bilgi kuramında birbirlerini beslemektedirler.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Şubat 2008 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 8 Sayı: 1 |