Bu araştırmanın amacı Türkçe öğretmen adaylarının “dijital göçmen”, “dijital yerli” ve “dijital melez” kavramlarına yönelik metaforik algılarını belirlemektir. Araştırmada nitel araştırma desenlerinden olgubilim (fenomenoloji) deseni kullanılmıştır. Dokuz Eylül Üniversitesi Türkçe öğretmenliği programındaki 48 Türkçe öğretmen adayı çalışma grubunda yer almıştır. Araştırmada Türkçe öğretmen adaylarının “dijital göçmen”, “dijital yerli” ve “dijital melez” kavramlarına yönelik algıları metaforlar aracılığıyla belirlenmiştir. Veriler katılımcı tarafından geliştirilen görüşme formu aracılığıyla toplanmış, içerik çözümlemesiyle çözümlenmiş ve kategoriler hâlinde sunulmuştur. Araştırmanın sonunda, katılımcıların büyük bölümünün kendilerini “dijital yerli” olarak değerlendirdiği ve bu kavramı daha olumlu algıladıkları ortaya çıkmıştır. “Dijital yerli” kavramı, katılımcılar arasında teknolojik yetkinlik, yeniliklere açık olma ve dijital dünyada etkin bir rol alma gibi özelliklerle tanımlanmıştır. “Dijital göçmen” kavramı ise daha çok teknolojik uyum zorluğu, geleneksel yöntemlere bağlılık ve dijital dünyanın getirdiği yeniliklere karşı mesafeli olma gibi olumsuz özelliklerle ilişkilendirilmiştir. Katılımcıların “dijital melez” kavramına yönelik algıları karışıktır: Bazıları bunu esneklik, bazıları ise belirsizlik olarak görmüştür. Bu bulgular doğrultusunda dijital dönüşüm sürecinde, öğretmen adaylarının dijital yetkinliklerini artırmak ve dijital dünyaya daha iyi uyum sağlamalarını desteklemek amacıyla eğitim programlarında daha fazla dijital okuryazarlık ve teknolojik eğitim içeriğine yer verilmesi önerilmektedir.
The aim of this study is to determine the metaphorical perceptions of pre-service Turkish teachers towards the concepts of “digital immigrant”, “digital native” and “digital hybrid”. Phenomenology design, one of the qualitative research designs, was used in the study. Forty-eight pre-service Turkish teachers in Dokuz Eylül University Turkish Language Teaching Program were included in the study group. In the study, pre-service Turkish teachers' perceptions of the concepts of “digital immigrant”, “digital native” and “digital hybrid” were determined through metaphors. The data were collected through the application form developed by the participant, analyzed by content analysis and presented in categories. At the end of the study, it was revealed that most of the participants considered themselves as “digital natives” and perceived this concept more positively. The concept of “digital native” was defined by the participants with characteristics such as technological competence, being open to innovations and taking an active role in the digital world. The concept of “digital immigrant”, on the other hand, was associated with negative characteristics such as technological adaptation difficulties, adherence to traditional methods and being distant from the innovations brought by the digital world. Participants’ perceptions of the concept of “digital hybrid” are mixed: Some saw it as flexibility, while others saw it as being neither fully native nor fully immigrant. In line with these findings, it is recommended that more digital literacy and technological education content should be included in the education programs in order to increase the digital competencies of pre-service teachers and support them to better adapt to the digital world in the digital transformation process.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Turkish Education |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2024 |
Submission Date | July 1, 2024 |
Acceptance Date | November 1, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 62 |