Tabiatın önemli bir parçası olan kozmik âlem deyince ilk başta aklımıza gökyüzü, felek, güneş, yıldızlar, ay, gezegenler ve bunlarla ilgili kavramlar gelir. Şairlerimiz ve yazarlarımız, değişik özellikleri dolayısıyla bu unsurlara eserlerinde sıklıkla yer vermişlerdir. Bu unsurları şiirlerinde kullanırken şairler, yalnızca kelimelere vakıf olmadıklarını, içinde yaşadıkları evrenin sakinlerini yani felek kavramını, yıldızları, yıldız kümlerini, gezegenleri ve diğer kozmik unsurları yakından tanıdıklarını gözler önüne sermişlerdir. Bu unsurlar, güneş ve ayda olduğu gibi bazen şekilleri ve özellikleri dolayısıyla sevgiliye benzetilmiş ve âşık için benzersiz oluşu yönüyle ele alınmıştır. Bazen de felekte olduğu gibi gerek sürekli dönüşü, gerekse yükseklerde bulunuşu, ulaşılmaz oluşu gibi özelliklerinden dolayı olumsuzluklarla birlikte anılmıştır. Sonuç itibari ile şairler, farklı çağrışımlarla şiirlerine güzellik katmanın yanı sıra bu tür kullanımlarla da okuyucuya hayal gücünü genişletme adına eşsiz imkânlar sunmuşlardır. Edebî metinler dikkatle incelendiğinde bunların çoğunun, gerçekte o devir insanının gökyüzü hakkındaki samimi fikirlerinin yansıması olduğu açıkça görülür. İşte Farsça söyleyen 16. yüzyıl Osmanlı şairlerinden olan Sâilî-i Şîrâzî’nin Dîvân’ı da içinde bir hayli kozmik unsur barındıran bir eserdir. Dolayısıyla bu çalışma, Sâilî’nin Dîvân’ındaki kozmik unsurların tespit edilerek bu unsurların özelliklerini ve ne şekilde ele alındıklarını örnekler vererek ortaya koyma amacıyla oluşturulmuştur.
Yok
Yok
Yok
When we talk about the cosmic universe, which is an integrate part of nature, the first thing that comes to our minds is the sky, the sun, the stars, the moon, planets, and other related concepts. Due to their various properties, our poets and writers have used these elements in their works. While using these elements in their poems, the poets revealed that they do not only know the words, but that they closely know the inhabitants of the universe they live in, namely the concept of destiny, stars, star clusters, planets, and other cosmic elements. These elements, as in the sun and the moon, were sometimes likened to the lover due to their shapes and features and were discussed in terms of being unique for the lover. Sometimes, as in fate, it was mentioned with negativities due to its features such as its constant rotation, being at high altitudes, and being inaccessible. As a result, poets not only added beauty to their poems with different connotations but also offered unique opportunities to expand the reader's imagination with such applications. When the literary texts are examined carefully, it becomes clear that most of them are reflections of the sincere ideas of the people of that era about the sky. There are various cosmic elements in Diwan of Saeli-ye Shirazi, one of the 16th-century Ottoman poets who sang in Persian. Therefore, this study has been composed to carryed out the cosmic elements in Saeli-ye Shirazi’s Diwan and introduce the features of these elements and how they were tackled by giving examples.
Yok
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | ARTİCLES |
Authors | |
Project Number | Yok |
Publication Date | October 20, 2021 |
Acceptance Date | July 24, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: 24 |
Journal of Language and Literature Studies is licensed under the Creative Commons Attribution-Non-Commercial-NoDerivatives 4.0 International Licence (CC BY-NC-ND 4.0).