The Türkiye-Israel line, in which relations have been tense since 2010, has created a regional crisis environment that has prevented cooperation and partnership in many fields. The breaking point of diplomatic relations, the natural resource-based blocs in the Eastern Mediterranean basin, and the fact that the two countries are on opposite sides have not allowed a positive development for many years. However, the increasing economy-based cooperation in the system has made the countries dependent on each other. When Israel and Türkiye are considered in the series of relations that can be viewed from the perspective of interdependency, there is a chance to create a market through Israel's natural gas and hydrocarbon reserves and Türkiye's pipelines as an alternative. The aim of the study is to investigate the possibility of cooperation between Israel and Türkiye to create a mutual dependency in future. The study is important in order to create a projection for the upcoming periods and to include predictions. In qualitative research method context, the theory was explained in a descriptive framework and literature analysis was used. Within the scope of the finding of the study, it was concluded that possible energy-based collaborations, whether asymmetrical or not, would be insufficient to create interdependence.
2010’dan bu yana ilişkilerin gergin seyrettiği Türkiye-İsrail hattı, bugüne dek birçok alanda iş birliği ve ortaklık yapılmasının önüne geçen bölgesel bir kriz ortamı yaratmıştır. Diplomatik ilişkilerin kopma noktasına gelmesi, Doğu Akdeniz havzasında doğal kaynak temelli ortaya çıkan bloklaşmalar ve iki ülkenin zıt taraflarda yer alması, uzun yıllardır olumlu gelişme yaşanmasına fırsat vermemiştir. Ancak sistemde günden güne artan ekonomi temelli iş birlikleri, ülkeleri birbirlerini yok sayamayacakları derecede bağımlı hale getirmiştir. Karşılıklı bağımlılık kuramı çerçevesinden bakılabilecek ilişkiler dizisinde Türkiye ve İsrail ele alındığında, İsrail’in sahip olduğu doğal gaz ve hidrokarbon rezervi ile Türkiye’nin alternatif teşkil edebilecek işletim halindeki boru hatları kazan kazan yaklaşımıyla ortak amaca hizmet edebilecektir. Çalışmanın amacı, Türkiye-İsrail eksenli hayata geçirilmesi muhtemel iş birliğinin ileriki dönemlerde bir karşılıklı bağımlılık yaratma ihtimalini araştırmaktır. Bu anlamda çalışma, önümüzdeki dönemlere yönelik bir projeksiyon yaratmak ve öngörülere yer vermesi adına önem taşımaktadır. Makalede nitel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Bu kapsamda kuram betimleyici çerçevede açıklanmış ve literatür analizinden faydalanılmıştır. Çalışmanın bulgusu kapsamında enerji bazlı muhtemel işbirliklerinin, ikili ilişkilerde asimetrinin fazlaca yaratılmadan bağımlılık oluşturabilme durumuna ulaşılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | January 27, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 |
Dergimiz EBSCOhost, ULAKBİM/Sosyal Bilimler Veri Tabanında, SOBİAD ve Türk Eğitim İndeksi'nde yer alan uluslararası hakemli bir dergidir.