Türkiye
Cumhuriyeti, ‘Hukuk Devleti’ ilkesini 1961 Anayasası’ ndan itibaren, açıkça
anayasal bir ilke olarak benimsemesine rağmen, bu ilkenin gerçekten hayata geçip
geçmediği konusunda, günümüze kadar meydana gelen çeşitli olaylar ve
uygulamalar nedeniyle, her zaman ciddi tartışmalar ve soru işaretleri sözkonusu
olmuştur. Hukuk Devleti ilkesi bağlamında, tartışma konusu olan en önemli
hukuki sorunlardan biri de mevzuatta aleyhine yargıya başvurulması engellenen
çok sayıda idari işlemin mevcut bulunmasıdır. Gerçekten de önemli bir kısmı
sadece Türkiye’ ye özgü olan, bu kadar çok sayıda idari işlemin yargı
tarafından denetlenemiyor olmasının, Hukuk Devleti ilkesini zedelediği
aşikardır. Bu nedenle, Hukuk Devleti ilkesi bağlamında, Türkiye’ de aleyhine
yargı yoluna gidilemeyen idari işlemleri mercek altına almakta yarar
bulunmaktadır. Çalışmamızın konusu, ülkemizde aleyhine yargı yoluna
gidilemeyen, mahkemelerde tartışılamayan idari işlemler ile bu bağışıklığın
hukuk devleti ilkesi çerçevesinde eleştirel bir perspektifle irdelenmesidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | September 3, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 2 Issue: 3 |