“Beyoğlu muhabirliği”, cumhuriyet öncesinde, gazetelerin yazı işleri kadrosu içinde İstanbul’un coğrafi bölgelere ayrılması çerçevesinde ortaya çıkmış bir tabir ve görev tanımıdır. Cumhuriyetle birlikte İstanbul başkentliği kaybetmiş olsa da bir milyona yakın nüfusuyla, tarihi, kültürel, sosyal ve ekonomik birikimleriyle Türkiye’nin en canlı şehri olmaya devam etmektedir. Modernleşen Türkiye şartlarında Beyoğlu muhabirliği diplomasi, ekonomi, basın, kültür-sanat ve sinema dünyasının önemli insanlarını takip etmekle görevli bir kadrodur. Bu çalışmada öncelikle Beyoğlu muhabirliği tabirinin çerçevesini tam çizebilmek için Beyoğlu bölgesinin Türk modernleşmesindeki rolü üzerinde durulmuştur. Daha sonra Osmanlı’dan Cumhuriyet’e yaşanan modernleşme sürecinin seyri, Beyoğlu muhabirliğinin takip ettiği konu başlıkları, isimler ve mekânlarda yaşanan farklılaşmalar bağlamında ele alınmıştır. İstanbul’a gelen diplomatları, Avrupa kraliyet aileleri mensuplarını, işadamlarını, sinema oyuncularını, müzisyenleri, yazarları, yönetmenleri, akademisyenleri; daha genel bir ifadeyle hem eski dünyanın elitlerinin hem yeni dünyanın ünlülerinin İstanbul’daki etkinliklerini Beyoğlu muhabirlerinin izleyip haberleştirdiği vurgulanmıştır. Beyoğlu muhabirliği, siyaset, ekonomi ve magazini bünyesinde toplayan bir görev ve görev tanımı olarak varlığını 1920’lerden 1970’lere kadar sürdürmüştür. Bu uzun dönem içinde Beyoğlu muhabirliğinin yapısında dönüşümler de yaşanmıştır. Burada söz konusu dönüşümün ayrıntılarına işaret edilmiştir. Beyoğlu muhabirliği tabirinin 1970’lerden itibaren kullanımdan kalkmasında nelerin etkili olduğu da bu çalışmanın kapsamındadır.
“Beyoglu muhabirliği”, which can be translated as Beyoglu correspondence, is a definition and job description stemming from Istanbul’s geographical separation among the editorial department of newspapers in the pre-republic period. Even though Istanbul lost its capital status after the Republic was proclaimed, the city continued to become the most vibrant city of Turkey, with its population of almost a million people as well as its historical, cultural, social, and economic accumulation. In modernising Turkey, Beyoglu correspondents were responsible for following the important people in diplomacy, economy, press, culture, art and cinematography. This study, in order to frame the term ‘Beyoglu correspondence’ comprehensively, primarily underlines the role of Beyoglu in Turkey’s modernisation. Subsequently, the course of modernisation from the Ottomans to the Republic is evaluated in terms of the change in the coverage, people and spaces followed by Beyoglu correspondents. The study highlights that the Beyoglu correspondents followed and made news about the activities of the elites of the old world and the celebrities of the new world, including the diplomats located in Istanbul, royal families of Europe, businesspeople, actors, musicians, writers, directors and academics. Beyoglu correspondence continued its existence from the 1920s until the 1970s as a description of a certain duty that embraced political, economic and tabloid journalisms. There have been structural transformations during the process within Beyoglu correspondence. The study elaborates on the points of these transformations. To conclude, the study also covers the reasons behind the disappearance of the terminology after the 1970s.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 28, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: 5 |
Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.