Prisons are places where the penalties of
the offenders are executed. Correctional officers work in these institutions.
It is their task to take care of prisoners one on one, providing their
necessaties and helping them in their socializing process. They work in shifts
for low salaries. Their psychology are easly affected because of working with
problematic people who have committet crime in their past, inefecient income,
irregular working hours, and institunianol problems such as dark, gloomy
workplace due to safety concern.
It is their duty to contribute or
personally implement the imperative activities given by their job description.
Convicts might be people with a past of involvement in violence, rape, murder,
drug dealing or many other types of corruption. Correctional officers easily
might be affected by their attitudes. The process that begins with
enstrangement from the workplace are followed by many negative thoughts and
attitudes toward their professions. Stress, burnout syndrome, anxiety,
depression, tiredness, boredom, cynicism, staleness, insecurity, depression,
insignificance, feeling of failure are emotions a correctional officers might
face every day in their pesonal life. Psycological processes such as these, are
often observed in professionals like health workers (medical doctor, nurse
etc.), psychiatrists, workers of special educational institutions as correctional
officers and they show a decrease in their productivity and devotion to their
workplace as well as their quality of life.
There are many negative
or positive ways for coping with problems related to workplace. The positive
ones are focused on solving or reducing the effects of the problem. Negative
solutions are more based of ignoring the problem. A negative attitude towards
problems is not based on hindering it, on the contrary, showing emotions
motivated by avoidance. Negative psychological processes such as burnout, anxiety, depression help the person to have space
between himself and the problem. Even the person would be taken away
from the problems by this kind of emotions, they don’t remove the facts from
one’s life. So the negative psychological processes don’t disappear but just
being ignored by the person.
Coping with workplace
problems for professionals, increase their affection towards their work, foster
their productivity and motivation. Numbers of national and international
studies offer a variety of organizational, social or personal support programs
in order to enhance, the capacity of their coping with problems, quality of life
and productivity by a symultanious implementation. Among the solutions we find,
improvement of the physical environment, uplifting of the salary, bettering the
aspect of the society towards corrective officers as programs to reduce the
effects of stress and psychological wellbeing improving programs. Burnout appears to
be the emotion that is the most necessary to be worked on among all the
negative feelings, thoughts and attitudes. Spiritulity has been observed with
important contributions for depersonalizing of burnout syndrome. The burnout
syndrome may cause serious effects to correctional officers physical, mental
health. Correctional officers lose the ability to adapt to their work, they may
display negative attitudes toward their job and co-workers. Three burnout
symptoms are: “exhaustion, depersonalization, and to feel reduced personal accomplishment”.
Exhaustion is generalized fatigue that can be related to devoting effort to a
work that is not perceived to be beneficial. Depersonalization is an indifferent
and distant attitude towards work. Depersonalization shows itself as negative,
cynical and insensible behaviors. Reduced personal accomplishment is to
negatively evaluate the worth of one’s own work and to feel insufficient to perform
one’s job, and generalized weak self-esteem.
Sprituality has ben
catogorizied under four different types. One is showing great affection towards
humanity; second one is finding connections between the person and nature,
third is feeling to be a part of the complete universe, while the fourth one is
finding ties between the person himself with the Creator.
People who have spiritual-religious values
show greater strength against fighting stress. People with spiritual-religious
values demonstrate greater resistance against stress. Recent studies on work
spirituaity have shown the importance of spiritual values in work satisfaction.
Studies observed that religious-spiritual values such as prayer help OC’s to
cope with negative thoughts and emotions and depersonalizing burnour syndrome.
This study investigates the CO’s how they
percive the problems, the ways they handle them, spiritual sources they depend
on and their need of spiritual support. 10 CO’s have been interviewed for the
qualitative study. According to the outcomes CO’s face negative thoughts and
emotions caused by the work conditions. Our findings demonstrate negative
coping ways such as burnout, stress, anger, towards the problems.
On the
other hand, practicing of prayers and having faith in God, finding meaning and
purpose in every asset and happening are positive ways of coping with problems.
The CO’s who exercise their correctional duties under the religious
understanding of “helping others and recommend the good” do have more positive
thoughts compared to their colleagues. And other important finding appeared
that spiritual support is necessary for CO’s for their own wellbeing.
Based
on these findings, the study underlines the importance of preparation of
spiritual support programs based on the necessities of CO’s focused on the
ideas “forgiveness and anger management is a virtuous attitude”
Psychology of Religion Spiritual Support/Care Correctional Officers Internal Sources of Support External sources of Support Coping Religious Coping
Ceza infaz kurumları
suç işlemiş kişilerin cezalarının uygulandığı yerlerdir. İnfaz koruma memurları
bu kurumda çalışırlar. Onların görevleri arasında hükümlülerle bire bir
ilgilenmek, ihtiyaçlarını karşılamak ve topluma kazandırma faaliyetlerine
katkıda bulunmak yer alır. Vardiyalı ve düşük maaşla çalışırlar. Suç işlemiş
sorunlu kişilerle çalışma, maaşın yetersiz bulunması ve iş saatlerinin düzensizliği,
kurum ortamının güvenlik nedeniyle kapalı, kasvetli olması gibi koşullar
İKM’lerin psikolojilerini olumsuz etkileyebilmektedir.
İKM’lerin görev tanımı içinde yer alan
ıslah faaliyetlerine katılma ve yürütme hükümlülerle yüz yüze çalışmayı
gerektirmektedir. Hükümlüler şiddet içeren olaylara karışmış, tecavüz, cinayet,
yasaklı madde kullanımı ve satışı ve buna benzer birçok suçu işlemiş
kişilerdir. Bu kişilerin olumsuz psikolojileri ve eğilimleri onlarla birlikte
çalışan İKM’leri etkilemektedir. İş yerinden soğuma ile başlayan süreç,
beraberinde işten kaynaklanan birçok olumsuz duygu düşünce ve davranışı
getirmektedir. Stres, tükenmişlik, kaygı, depresyon, yorgunluk, bıkkınlık,
sinizm, yıpranmışlık, güvensizlik, depresif olma, değersizlik, başarısızlık hisleri
İKM’lerin yoğun yaşadığı duygulardır. Bu olumsuz psikolojik süreçler insanlarla
yüz yüze çalışılan, hastane personeli (doktor, hemşire vb.), psikiyatristler,
özel öğretim kurumu çalışanları, İKM gibi mesleklerde daha sık görülmekte, iş
verimliliği, iş yerine bağlılık düşmekte, yaşam kalitesi azalmaktadır.
İş yerinden kaynaklanan sorunlara çözüm
bulmanın, baş etmenin olumlu ve olumsuz şekilleri vardır. Olumlu çözüm yolları
problemi ortadan kaldırmaya veya azaltmaya yöneliktir. Olumsuz başa çıkma
şekilleri problemden kaçınma yönündedir. Olumsuz başa çıkmada sorunu ortadan
kaldırmaya değil, sorundan kaçmaya yönelik düşünce duygu ve davranışlar
sergilenir. Tükenmişlik, kaygı, depresyon gibi olumsuz psikolojik süreçler kişi
ile problem arasına psikolojik bir kaçış mesafesi koymaktadır. Bu duygu ve
düşüncelerle kişi sorundan uzaklaşmış olmakla birlikte, sorunlar var olmaya
devam etmektedir, dolayısıyla olumsuz psikolojik süreçler devam eder, bu
durumda sadece sorundan yüz çevrilmiş, görmezden gelinmiş olunmaktadır.
Çalışanların iş yeri
sorunlarıyla başa çıkabilmeleri, işlerini sevmeleri, motivasyonlarını ve verimi
artırmaktadır. Yurtiçi ve yurtdışında İKM’lerle yapılan çalışmalarda, olumsuz
iş yeri koşullarından kaynaklanan olumsuz duygular ve çözüm önerileri yer
almaktadır. Alanyazında çalışanların iş yerinden kaynaklanan sorunlarla
mücadele edebilmeleri, yaşam kalitelerinin artması ve verimli çalışabilmeleri
için hem örgütsel hem sosyal hem psikolojik-bireysel çözümler içeren birçok destek
programının eş zamanlı yürütülmesi önerilmiştir. Çözüm önerileri arasında iş
yeri fiziksel ortamının iyileştirilmesi, maaşın iyileştirilmesi, toplumun
İKM’lere olumsuz bakış açısını düzeltmeye yönelik çalışmalar, stres azaltma
gibi psikolojik iyi oluş sağlamaya yönelik programlar önerilmekte ve
yürütülmektedir. Psikolojik iyi oluş sağlamaya yönelik çalışmalarda üzerinde
çalışmaya en fazla ihtiyaç görülen olumsuz duygu, düşünce, davranış bütünü olan
tükenmişlik duygusudur. Tükenmişlik duygusunu iyileştirmeye yönelik
çalışmalarda özellikle tükenmişliğin depersonalize olma boyutunda maneviyatın
katkıları önemli görülmüştür. Tükenmişlik yılgınlık, çalışma isteğinde azalma,
başarısızlık hissi, enerji kaybı, bir şey yapmak istememe, amaçsızlık, yaşam
sevincini yitirme gibi birçok bileşenden oluşmaktadır. İş yeri maneviyatı ile
ilgili yapılan çalışmalar işini sevme, işinden amaç bulma, iş arkadaşlarıyla
birlikte uyum içinde çalışma gibi konuları iş yeri maneviyatı başlığı altında
değerlendirmektedir. İş yerlerinde sorunlarla başa çıkmada duygusal odaklı
desteklerin içinde kabul edilen maneviyatın önemi gittikçe artmaktadır.
Maneviyat dini
inançları da kapsayan değerler bütünüdür. Maneviyat bağlanma, şefkat duyma,
umut, bilgelik, sevgi gibi insana huzur ve mutluluk veren değerler ve aşkın
olanla, bir diğer deyişle yaratıcıyla ilişkiyi kapsar. Maneviyatın içerdiği
alanlar birkaç başlık içerisinde toplanmıştır. Buna göre maneviyat; ilk olarak insanlarla
ilişkilerde sevecenlik, anlayışlı ve yardımsever olmak gibi insanlarla olumlu ilişkileri içeren
hümanist maneviyat, ikincisi doğadaki güzellikleri hissetmek, örneğin güneş
doğarken huzur hissetmek, kâinatın bir parçası olduğunu hissetmek gibi doğa
olayları ve evrenle ilişkili olan maneviyat, son olarak da kişinin inandığı
dinin değerleriyle kendini iyi hissetmesi dini maneviyat olarak tanımlanmıştır.
Dini/manevi değerlere sahip insanlar stresle daha etkin mücadele etmektedirler.
Manevi değerlere sahip olmanın insanı iyileştirici gücü ve ruh sağlığını
korumadaki önemi üzerine birçok çalışma yapılmış, maneviyat duygusal odaklı
başa çıkmada etkin görülmüş ve birçok terapi çeşidine dahil olmuştur. İKM’ler
üzerinde yapılmış bazı çalışmalar dini/manevi değerlerin, örneğin dua etme
ibadetinin olumsuz duygu ve düşüncelerle başa çıkmada, özellikle tükenmişliğin
depersonalize olma boyutunda etkili olduğunu göstermiştir.
Bu çalışmada İKM’lerin algıladıkları
sorunlar, bu sorunlarla başa çıkma tarzları, başa çıkmada manevi kaynaklardan
yararlanma ve manevi desteğe ihtiyaç duyma
durumları araştırılmıştır. Nitel yöntemlerle yürütülen çalışmada 10 infaz
koruma memuru ile görüşülmüştür. Bu görüşmelerden elde edilen sonuçlara göre;
infaz koruma memurları iş koşulları nedeniyle olumsuz duygu ve düşünceler
yaşamaktadırlar. Bu sorunlara karşı psikolojik olumsuz başa çıkma yöntemleri
olan tükenmişlik, stres, öfke gibi duygu, düşünce ve davranışlar tespit
edilmiştir.
Olumlu başa çıkma kaynakları arasında
ibadetler, Allah’ inancı ve buna bağlı olarak her şeyin bir anlamı ve amacı
olduğu yer almaktadır. İKM’lerin işlerinin tanımındaki “ıslah” görevlerini
“başkalarına yardımcı olma, iyiyi tavsiye etme” gibi dini değerler etrafında
gerçekleştirenlerin işlerine karşı daha olumlu düşüncelere sahip oldukları
bulgusuna ulaşılmıştır. Bir diğer bulgu olarak; İKM’ler psikolojik iyi olma
halini sağlamada uygun dini manevi desteklere ihtiyaç duyduklarını
belirtmişlerdir.
Din Psikolojisi Manevi Danışmanlık İnfaz Koruma Memuru Manevi Destek İçsel Destek Kaynakları Dışsal Destek Kaynakları Başa Çıkma Dini Başa Çıkma
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | September 20, 2019 |
Submission Date | July 2, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 |