This study aims to determine the problems experienced by the school principals about their roles during the induction process of teachers and their suggestions for the improvement of the process. Based on the qualitative research method, one nested case pattern is used in the study. Criterion sampling and easily accessible sampling techniques were used to determine the participants. The study group consists 10 school principals . The data were collected using a semi-structured interview form developed by the researchers. Content analysis was used for the analysis of the data.The results showed that school principals prefer face-to-face communication while communicating with teachers, but they do not use other communication channels effectively in the process. It is observed that school principals do not provide sufficient feedback to the teachers and have a negative perception of the concept of feedback. According to opinions of the principals the suggestions are as follows; the training should be completed before the profession, the teachers shouldn’t be responsible of any courses during the induction process, the legislation should be reviewed rather than changed frequently, some standards should be set and an assessment based on concrete data should be applied and sharing experiences would be an another option.
Bu çalışmayla, Covid-19 pandemisi sürecinde evde kalmak zorunda kalananne ve babaların, çocuklarıyla ilişkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda amaçlı örneklem türlerinden tipik durum örneklemesi kullanılarak COVID-19 salgını sırasında yedi hafta boyunca evde kalan 11 ebeveyne ulaşılmıştır. Araştırma nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması kullanılarak desenlenmiştir. Veri, gönüllü katılımcılarla yapılan telefon görüşmelerinin onayları doğrultusunda kaydedilmesi ile elde edilmiştir. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından oluşturulan yedi soruluk yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Elde edilen veriler, içerik analizi ile analiz edilmiştir. Araştırma; anne ve babaların süreçten benzer şekilde etkilendiklerini ve pandeminin ebeveynlerde korku, kaygı, endişe, çaresizlik, öfke gibi duygulara sebep olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca pandemi sürecinde babaların çocukları ile daha uzun süre zaman geçirme ve ebeveynlik sorumluluklarını üstlenme açısından değiştikleri saptanmıştır. Ayrıca, annelerin online çalışmaya ek olarak ev işlerini yapmayı sürdürdükleri, çocuklara sınır koymak açısından ebeveynleri zorlayan bir sürecin yaşandığı büyük anne ve büyük babanın desteğinin bu süreçte kolaylaştırıcı işlev gördüğü saptanmıştır. Çocukların uzaktan eğitim kapsamında okullarından ayrı kalmaları ile ebeveynler, çocukların sosyalleşme, oyun, özgüven, kendini ifade etme gibi gelişimsel ihtiyaçlarını ev ortamında yaptıkları uygulamalarla desteklemişlerdir. Pandemi sürecinde baba çocuk ilişkisinin dinamiklerinin derinlemesine araştırılması ve babalığın değişiminde etkili olan faktörlerin belirlenmesi önerilmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Educational Psychology |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 28, 2021 |
Submission Date | June 5, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 1 Issue: 1 |
The content of the Education and Youth Research is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.