Göç olgusu Türkiye’de; başta güvenlik algılamasının belirleyiciliğinde, iskân siyasetinin bir bileşeni olan göçmen kabul politikalarını ve iskân siyasetinin uygulama sonuçlarını da bünyesinde barındırdığından güncelliğini koruyan ve koruyacağı tahmin edilen bir süreçtir. Bu çalışmada, Cumhuriyet’in ilanından günümüze kadar Türkiye’de göç politikaları, göç politikalarının temel felsefesinin inşa edildiği hukuki düzenlemeler çerçevesinde incelenmektedir. Bu kapsamda yürürlükte kaldığı süre içerisinde birçok kez değişikliğe uğramasına rağmen Türkiye Cumhuriyeti’nin göç politikalarının ve iskân siyasetinin temel belgesi olan 2510 sayılı İskân Kanunu ve gerek uluslararası sistem gerekse ülke genelindeki değişen şartların bir sonucu olan 5443 sayılı İskân Kanunu değişen göç ve iskân politikalarının en yalın örnekleri olarak uygulandıkları dönemin yapısal özellikleriyle birlikte değerlendirilerek, değişen göç ve iskân politikaları ilişkisi uygulama örnekleriyle incelenmektedir
Migration phenomenon in Turkey is a process that is estimated to be always upto-date for embodying the results of settlement policy implementations and migrant admission policies which are components of settlement policy. In this study, migration policies in Turkey from the proclamation of the Republic to the present are examined within the framework of the legal regulations on which basic philosophy of migration policies has been built. By evaluating in a body Settlement Law numbered 2510 which is the basic document of Turkey’s migration and settlement policy despite having been changed several times during the period of validity and Settlement Law numbered 5443 which is the result of both Turkey’s changing conditions and international system based on the structural features of the respective era, the relations between changing migration and settlement policies are examined in relation to the implementation samples
Other ID | JA34VE28UY |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2016 |
Submission Date | January 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Issue: 3 |