Küresel ekonomide serbest ticaret ilkesi genel olarak kabul edilmesine karşın dış ticarette korumacılık çeşitli şekillerde hala etkisini sürdürmektedir. Özellikle kriz dönemlerinde ithalatı azaltıcı, ihracatı artırıcı dış ticarette korumacılık niteliği taşıyan politikalara sıklıkla başvurulmaktadır. Bu şekilde ülkeler bir taraftan yerli üretimi dış rekabete karşı korurken, diğer yandan da yerli üreticilerin ölçek ekonomilerinden yararlanabilmelerine imkan tanımaya çalışmaktadırlar. Dış ticarette korumacılığın en etkin yolları olan tarife ve kotalar günümüzde etkisini önemli ölçüde yitirmiş, görünmez engeller olarak adlandırılan sağlık, güvenlik, çevrenin korunmasına ilişkin standartlar ve idari düzenlemeler yoluyla yapılan korumacılık artmıştır. Türkiye’de de dünyadaki gelişmelere paralel olarak tarife ve kotalar etkisini kaybetmiş olmakla birlikte, ithalde alınan dolaylı vergilerin dış ticaret üzerindeki etkisi devam etmektedir. Ayrıca gümrük vergileri ile aynı etkiye sahip ek mali yükümlülükler, anti damping vergisi ve telafi edici vergi uygulamaları yoluyla yerli üreticiler korunmaya çalışılmaktadır. Gözetim ve lisans uygulaması, sağlık, güvenlik, doğal çevrenin korunması, tüketicinin korunması gibi nedenlere dayalı standart uygulamaları ve çeşitli idari düzenlemeler yoluyla da ülkemizde korumacılık yapıldığı görülmektedir
Although the principle of free trade in the global economy is generally accepted, protectionism is still applied by various ways. Especially in times of crisis, the policies that have a protectionist effect on foreign trade are frequently applied by the governments in order to increase exports and to reduce imports. In this way, while countries protect domestic production to foreign competition on the one hand, on the other hand they are trying to increase the opportunity of domestic producers to benefit from economies of scale. Tariffs and quotas, the most effective ways of protectionism in foreign trade, have lost their influence significantly nowadays. Instead, protectionism -via invisible barriers including the health and safety standards, administrative regulations relating to environmental protection- has increased. In Turkey as the other countries, tariffs and quotas have lost their influence, but indirect taxes on imports still have an impact on foreign trade. Also, there is an effort to protect domestic producers through the application of anti-dumping and countervailing duties and the additional financial obligations having the same effect as customs duties. It is also seen in Turkey that protectionism is applied by various administrative regulations based on supervision, licensing and standards on health, safety, protection of the natural environment and consumers
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Issue: 5 |
Our Journal is under the evaluation of the ULAKBİM TR Dizin Index and indexed by ASOSINDEX and SOBİAD.