From the foundation of the Republic to the law enacted in 1954, the governments directly undertook the oil exploration activities in Turkey. However, because the desired result could not be achieved and the need for oil increased each year, the new Petroleum Law, prepared by an American expert, was enacted on March 7, 1954. This law, which envisages oil exploration activities to be carried out by domestic and foreign private entrepreneurs, has been discussed since the mid-1960s on the grounds that it is against the interests of the country, and has become the most important agenda item in politics. In addition to the political parties of the period, labor unions and youth organizations also took part in this discussion. The predominant view was to nationalize oil by enacting a new oil law. However, the Justice Party did not accept the demands in this direction, both when it was a coalition partner and when it was in power alone. However, the EP Government, which could not remain indifferent to the oil problem, which the opposition had insistently kept on the agenda since 1965, prepared a new Draft Petroleum Law in 1968. The fact that this draft could not meet the expectations of the public and a new law could not be enacted caused this problem to be carried over to the 1970s.
Cumhuriyetin kuruluşundan, 1954 yılında çıkarılan kanuna kadar Türkiye’deki petrol arama faaliyetlerini doğrudan hükümetler üstlenmişti. Fakat istenilen sonucun elde edilememesi ve petrole olan gereksinimin her geçen yıl artması nedeni ile 7 Mart 1954 tarihinde Amerikalı bir uzman tarafından hazırlanan yeni Petrol Kanunu çıkarıldı. Petrol arama faaliyetlerinin yerli ve yabancı özel girişimci eliyle yapılmasını öngören bu kanun, 1960’ların ortalarından itibaren ülke çıkarlarına aykırı olduğu gerekçesi ile tartışmaya açıldı ve siyasetin en önemli gündem maddesi haline geldi. Dönemin siyasi partilerinin yanı sıra, işçi sendikaları ve gençlik örgütleri de bu tartışmada yer aldılar. Ağırlıklı görüş yeni bir petrol kanununun çıkarılarak petrolün millileştirilmesi yönündeydi. Fakat gerek koalisyon ortağı olduğu dönemde gerekse tek başına iktidar olduğu yıllarda Adalet Partisi bu yöndeki talepleri kabul etmedi. Bununla birlikte muhalefetin 1965 yılından itibaren ısrarla gündemde tuttuğu petrol sorununa daha fazla kayıtsız kalamayan AP Hükümeti 1968 yılında yeni bir Petrol Kanunu Taslağı hazırladı. Bu taslağın kamuoyundaki beklentiyi karşılayamaması ve yeni bir kanunun çıkarılamaması bu sorunun 1970’li yıllara taşınmasına neden oldu.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | History of The Republic of Turkiye |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | February 28, 2022 |
Submission Date | December 23, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 14 Issue: 1 |