The study covers the Sambisa Forest and the Mandara Mountains, where international policy focuses on Boko Haram and ISWAP. It argues that the Sambisa and Mandara geographies in north-eastern Nigeria should be declared a safe zone. In this respect, the study presents certain recommendations and announces these recommendations as the Sambi-Mandara Security Action Plan which is named after the combination of the words, Sambisa and Mandara. Ultimately, the security of a country can affect the continent and, particularly, the geographical area, in which it is located, as well as influencing international politics. It analyses how the terrorist groups active in the region affect international security and how regional states, especially Nigeria, and global powers should follow a path through the Sambi-Mandara Security Action Plan in order to ensure security. The study reveals that Boko Haram and ISWAP terrorist organizations active in Nigeria constitute a security problem. It is to analyze that this problem is not only Nigeria-centred but also threatens international security. The main purpose of the study is to provide solutions to the problem and to ensure that necessary measures are taken. Although Nigeria has a powerful military and economy, it has not been able to end either Boko Haram or ISWAP. In fact, one of the main factors in the strengthening and growth of these organizations originated from the policies implemented of the government. It is not difficult to understand how and why the Boko Haram organization that it came to the fore with such an active act terrorism, especially when the era of President Jonathan is taken into consideration. Policies such as unproportional use of force, economic inequality, political climate of fear, sociocultural distinction and marginalization implemented against the northern peoples by the Jonathan government provided an advantage to Boko Haram's in growing and gaining many new members in that period. The most violent attacks of the Boko Haram organization coincided to the Jonathan period between 2011-2015. Although the attacks that took place under the administration of President Buhari in years 2015-2023 decreased according to the previous years, attacks still continued. The only reason of the decrease in attacks in this period is the disagreements and splits within Boko Haram. With the emergence of the ISWAP organization in 2016, the intensity of the conflicts has changed. This situation has turned into a triple conflict atmosphere. The conflicts between the government, Boko Haram and ISWAP have deeply affected the people of the region. The Sambisa Forest and Mandara Mountains, where first Boko Haram and then ISWAP were deployed, were the main centres of these conflicts. In order to ensure security, the Nigerian Government should implement the Sambi-Mandara Security Action Plan. In line with this Action Plan, it should give importance to national, environmental and international co-operation. In order to restore the Sambisa Forest and the Mandara Mountains to their former habitat, it should initiate a large-scale study of the area. In this context, it should give place to soft power elements in the region, primarily in the sociocultural field. It should give importance to sustainable development activities nationally, not only in the southern regions. In short, in order to end Boko Haram and ISWAP terrorist organizations, the Nigerian government should both investigate the reasons for joining the organization and make all necessary investments in the region. Nigeria, Cameroon, Chad and Niger, as well as the African Union, have to act together if they want the continent to be free of Boko Haram and ISWAP terrorist organizations. Although there is an image that they are acting together, it is understood from the terrorist attacks in the region that this movement is not sufficient. In order to revitalise the Sambisa Forest and the Mandara Mountains, which have been used as a conservation and touristic area for many years, the Nigerian Government, as well as the Governments of Cameroon and Chad, should provide the necessary assistance. Ultimately, this assistance will be important for ensuring not only Nigeria's national security, but also regional and international security.
Bu çalışma, uluslararası siyasetin odağındaki Boko Haram ve ISWAP örgütlerinin aktif olduğu Sambisa Ormanı’nı ve Mandara Dağları’nı konu edinmektedir. Nijerya’nın kuzeydoğusunda bulunan Sambisa ve Mandara coğrafyalarının güvenli bölge ilan edilmesi gerektiğini savunmaktadır. Bu yönüyle de bazı öneriler sunmakta olup bu önerileri Sambisa ve Mandara kelimelerinin birleştirilmesiyle ortaya koyduğu Sambi-Mandara Güvenlik Eylem Planı olarak ilan etmektedir. Nihayetinde bir ülkenin güvenliği, başta bulunduğu coğrafya olmak üzere ait olduğu kıtayı ve uluslararası siyaseti etkileyebilmektedir. Bölgede aktif olan terör gruplarının uluslararası güvenliği nasıl etkilediğini ve güvenliği sağlayabilmek adına Sambi-Mandara Güvenlik Eylem Planı üzerinden başta Nijerya olmak üzere bölge devletlerinin ve küresel güçlerin nasıl bir yol izlemeleri gerektiğini incelemektedir. Çalışma, Nijerya’da aktif faaliyet gösteren Boko Haram ve ISWAP terör örgütlerinin bir güvenlik sorunu teşkil ettiklerini ortaya koymaktadır. Bu sorunun sadece Nijerya merkezli olmadığını, uluslararası güvenliği de tehdit ettiğini analiz etmektir. Çalışmanın temel amacı soruna çözüm üretmek ve gerekli önlemlerin alınmasını sağlamaktır. Nijerya güçlü bir askeri sisteme ve ekonomik yapıya sahip olmasına rağmen ne Boko Haram’ı ne de ISWAP örgütünü bitirmiştir. Esas itibariyle Bu örgütlerin güçlenip büyümesindeki ana faktörlerden biri hükûmetin uyguladığı politikalardan kaynaklanmıştır. Bilhassa Başkan Jonathan dönemi ele alındığında, Boko Haram’ın nasıl ve niçin bu denli aktif bir terör eylemiyle gündeme geldiğini anlamak zor değildir. Jonathan Hükûmeti tarafından kuzey halklarına yönelik uygulanan orantısız güç kullanımı, ekonomik eşitsizlik paylaşımı, siyasi baskı, sosyokültürel ayırım ve ötekileştirme gibi politikalar, o dönem Boko Haram’ın büyümesinde ve birçok yeni üye kazanmasında avantaj sağlamıştır. Boko Haram örgütünün en şiddetli saldırıları da 2011-2015 yıllarında Jonathan dönemine denk gelmektedir. 2015-2023 yıllarında Başkan Buhari döneminde gerçekleşen saldırılar bir önceki yıllara göre azalsa da yine de devam etmiştir. Saldırıların bu dönemde azalmasının yegâne sebebi ise Boko Haram içinde yaşanan anlaşmazlıklar ve ikiye bölünmelerdir. 2016’da ISWAP örgütünün ortaya çıkmasıyla çatışmaların seyri de değişmiştir. Bu durum üçlü bir çatışma ortamına dönüşmüştür. Hükûmetle Boko Haram ve ISWAP arasında yaşanan çatışmalar bölge halklarını da derinden etkilemiştir. Önce Boko Haram sonrasında da ISWAP’ın konuşlandığı Sambisa Ormanı ile Mandara Dağları bu çatışmaların ana merkezlerinden olmuştur. Nijerya Hükümeti güvenliği sağlamak amacıyla Sambi-Mandara Güvenlik Eylem Planını uygulamalıdır. Bu Eylem Planı doğrultusunda ulusal, çevresel ve uluslararası iş birliklerine önem vermelidir. Sambisa Ormanı’nı ve Mandara Dağları’nı eski yaşam alanına dönüştürmek adına bölgede geniş çaplı bir çalışma başlatmalıdır. Bu kapsamda öncelikle sosyokültürel alanda olmak üzere bölgede yumuşak güç unsurlarına yer vermelidir. Sadece güney bölgelerine değil, ulusal çapta sürdürülebilir kalkınma faaliyetlerine önem vermelidir. Kısacası Nijerya hükümeti Boko Haram ve ISWAP terör örgütlerini bitirmek için hem örgüte katılma nedenlerini araştırmalı hem de bölgede gerekli tüm yatırımları yapmalıdır. Nijerya, Kamerun, Çad ve Nijer'in yanı sıra Afrika Birliği de kıtanın Boko Haram ve ISWAP terör örgütlerinden arındırılmasını istiyorsa birlikte hareket etmelidir. Her ne kadar birlikte hareket ettiklerine dair bir görüntü olsa da bu hareketin yeterli olmadığı, bölgede yaşanan terör saldırılarından anlaşılmaktadır. Uzun yıllardan beri koruma ve turizm alanı olarak kullanılmış olan Sambisa Ormanı ve Mandara Dağları'nın yeniden canlandırılması için Nijerya Hükümeti'nin yanı sıra Kamerun ve Çad Hükümetleri de gerekli yardımı sağlamalıdır. Nihayetinde bu yardım sadece Nijerya'nın ulusal güvenliği için değil, bölgesel ve uluslararası güvenliğin sağlanması için de önemli olacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Afrika Çalışmaları, Uluslararası Güvenlik |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Nisan 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 10 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 25 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
Hitit Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.