Approximately 1.5 million Turks and their children living in Germany are found in many German children’s books. Turkish children, who started to become the subjects of books of both Turkish and German authors under the title “foreigner” in Germany since the 1970s, thereby gained visibility in the society. These books, which have been a means of conveying the problems of Turkish children, are very important for Turkish children to be understood. In these books, which were written for children, the exclusion experienced by Turkish children due to their appearance, culture, religion and language is presented. Tolerance, solidarity, cultural respect, and condemning all types of racism have been among the major goals of many German authors of children’s literature. One of the most important features of children's and youth literature is that it serves to bring the two cultures closer together. The focus of children's and youth literature on migrant children is the search for identity, exclusion in a foreign country and conflict with the culture of the homeland. This study primarily focuses on understanding the problem of living together in a multicultural society, which is still a very current issue today. When different cultures and their traditions clash, problems that need to be solved arise. The children’s book “Die Kopftuchklasse” by Ingrid Kötter handles this issue in a way that children too can understand and thereby aims to bring the two cultures together. The work was examined in this study, especially because it targets children of Turkish origin. In our study, problems experienced by Turkish children due to their appearance, and the motif of the Turkish child in the book will be extensively analyzed. The fact that the religious and cultural structures of Turkish immigrant children are different from those of German children draws more attention and creates a reaction than other foreign children and youth. As a result, it has been revealed how children and young people of Turkish origin feel and how they are affected by the problems they encounter in the selected work.
Almanya’da yaşayan yaklaşık 1,5 milyon Türk ve onların çocukları birçok Almanca çocuk kitaplarında yer almaktadır. 1970'lerden itibaren Almanya’da “yabancı” başlığı altında hem Türk yazarlar hem de Alman yazarlar tarafından kaleme alınmaya başlanan Türk çocukları, böylece toplum içerisinde görünüm kazanmıştır. Türk çocuklarının sorunlarının aktarıldığı bu kitaplar, onların anlaşılabilmeleri açısından büyük önem arz etmektedir. Çocuklara yönelik yazılan bu kitaplarda, yansıtılan Türk çocukların dış görünüşü, kültürü, dini ve dili nedeniyle yaşadığı dışlanma gözler önüne serilmektedir. Hoşgörü, dayanışma, kültürel saygı ve ırkçılığın her türlüsünü kınama, birçok Alman çocuk edebiyatı yazarlarının başlıca hedefleri arasında olmuştur. Çocuk ve gençlik edebiyatının en önemli özelliklerinden biri de iki kültürü birbirine yaklaştırma işlevinde bulunmasıdır. Göçmen çocuklarını ele alan çocuk ve gençlik edebiyatının odak noktasında ise kimlik arayışı, yabancı bir ülkede dışlanma ve anavatan kültürüyle çatışmadır. Bu çalışma öncelikle, günümüzde de çok aktüel bir konu olan çok kültürlü bir toplumda bir arada yaşama problemini anlamaya yöneliktir. Farklı kültürleri ve onların gelenekleri çatıştığında, çözülmesi gereken sorunlar ortaya çıkmaktadır. İngrid Kötter'in de “Die Kopftuchklasse” isimli çocuk kitabı bu sorunu çocukların da anlayabileceği bir şekilde ele alarak iki kültürü birbirine yaklaştırmayı amaçlamıştır. Eser özellikle Türk kökenli çocukları hedef alması nedeniyle bu çalışmada incelenmiştir. Çalışmamızın amacı Türk kökenli çocukların dış görünüşü nedeniyle yaşadıkları sorunları tespit etmek ve kitapta ki Türk çocuk motifini etraflıca incelemektir. Türk göçmen çocuklarının dini ve kültürel yapıları Alman çocuklarından farklı olması, diğer yabancı çocuk ve gençlere göre daha fazla dikkat çekmekte ve tepki oluşturabilmektedir. Sonuç olarak, Türk kökenli çocuk ve gençlerin seçilen söz konusu eserde karşılaştıkları sorunlar karşısında ne hissettikleri ve nasıl etkilendikleri ortaya konulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | German Language, Literature and Culture |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2022 |
Submission Date | June 21, 2021 |
Acceptance Date | October 26, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 |
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.