Temel hak ve özgürlüklere koruma tedbirleri ile getirilen sınırlamaların hukuka uygun kabul edilebilmesi için belirli esaslar vardır. Yasal düzenleme zorunluluğu, belirli yoğunluktaki suç şüphesi, geçicilik, görünüşte haklılık, ölçülülük ve hükümden önce temel hak ve özgürlükleri sınırlandırma şeklindeki ortak özelliklere sahip koruma tedbirlerine ancak gecikmede tehlike bulunan hallerde ve yetkili mercii kararına dayanarak başvurulabilir. Anayasa ve Ceza Muhakemesi Kanunu sistematiğine göre asıl olan temel hak ve özgürlüklerin hâkim veya mahkeme kararına dayanarak sınırlandırılmasıdır. Ancak bazı hallerde bu güvencenin adeta yumuşatılmasına cevaz verilerek Cumhuriyet savcısı ve hatta adli kolluk da koruma tedbirlerine karar veya emir vermeye yetkili kılınmıştır. İstisnai yetki devrini mümkün kılan bu husus gecikmesinde sakınca bulunan hal olarak ifade edilmiştir. Masumiyet karinesinin koruması altındaki bir kişinin temel hak ve özgürlüklerine sınırlama getirme yetkisinin, gecikmesinde sakınca bulunan hallere bağlı olarak, hâkim yerine Cumhuriyet savcısı veya adli kolluğa kadar devri, güvencelerden ilave fedakârlıkları beraberinde getirerek adeta istisnanın içinde istisnai bir alan daha yaratmaktadır. Dolayısıyla suçun aydınlatılması ile temel hak ve özgürlüklerin korunması arasındaki hassas dengeye riayet gecikmesinde sakınca bulunan halin gündeme geldiği durumlarda özellikle önem kazanmaktadır.
Gecikmesinde Sakınca Bulunan Hal Masumiyet Karinesi Yetki Devri Temel Hak ve Özgürlüklerin Sınırlandırılması
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Ağustos 2021 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 8 Sayı: 1 |
Dergimizin Tarandığı İndeksler
International Anatolia Academic Online Journal / Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN 2148-3175