1900’lerin başından itibaren
Rusya’dan Almanya’ya, Fransa’dan Birleşik Devletler’e dek neredeyse tüm batı
dünyasının öncü akımı kabul edilen soyut resim, yalnızca yoğun bir muhteva
barındırması nedeniyle değil ama aynı zamanda biçimsel bir yenilik sunduğu için
de en gözde sanat formu olarak değer görmüştür. Dahası, gerek akademik
ortamlarda gerekse avan-garde olarak tabir edilip akademi karşıtlığıyla bilinen
sanat çevrelerinde olsun soyut resim yapmak bir bakıma öncü olmanın şartı haline
gelmiş ve hatta kimi dönemlerde bu akım, tek gerçek sanat olarak kabul
edilmiştir. İlginçtir; evrensel / esas doğa formlarından oluşması ve aynı anda
felsefî bir derinliğe de sahip olması nedeniyle başköşeye oturtulmuş olan bu
sanat akımı, bir süre sonra, üstelik tam da bu nedenlerden dolayı gözden
düşmüştür. 1950’lerden sonra İngiltere ve özellikle de ABD’de kendini gösteren
farklı bazı eğilimler, soyut sanatı aşırı uhrevî, felsefî ve -tabir yerindeyse-
ulvî olduğu gerekçesiyle topa tutmuştur. Düne kadar, nesnel gerçekçiliğin
sanatın ahlakına yakışmayan bir taklitçilik olarak görülüp kınandığı sanat
ortamları, birden bire ortaya çıkan bu soyut / soyutlama karşıtı gurubun
nesnelcilik tutkusuyla şaşkına dönmüştür.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 4 Sayı: 2 |
IBAD Sosyal Bilimler Dergisi / IBAD Journal of Social Sciences / IBAD
IBAD, EBSCO, SCOPUS, E-SCI ve TÜBİTAK/ULAKBİM(TR) SBVT tarafından DİZİNLENMEK ÜZERE değerlendirme sürecindedir.
Dergimizin sekreterya ve dizin/indeks takibi işlemleri dergieditoru.com tarafından yürütülmektedir.